The aim of this study is to explain of usury prohibition historically in the tradition of the West, especially in the history of the Catholicism. This study shows that there were some limits in usury dated from calcolitic era to Athen and Rome in different levels. Doctriner prohibition of usury came out with religious orders. First doctriner development has declared by Skolastik thinker Thomas Aquina.However the base of doctriner prohibition has weakened byProtestanism and Calvenism and economic developments, especially in trade and banking areas. In addition to these, secular authorities also have gave up to behave as a police behind of the usury prohibition. After Industrial Revolution in the ninetheenth and twentieth century, usury prohibition has ended up economically, but it continued being as religious and individual matter. “Usury” also has become “interest”. Usury is not a matter of institutional prohibition now in capitalist world, but is a part of economic policy applications performed by central banks or governments.
Interest Usury Capitalism Scholastic philosophy Catholicism Consils
Bu çalışmanın amacı Batı Kilise geleneğinin
faize bakışının nasıl geliştiğini ve tutumunun nasıl değiştiğini ortaya
koymaktır. Faiz oranlarında sınırlayıcı uygulamalara Sümerlerden beri
rastlanmaktadır. Eski Yunan’da ve Roma’da da aynı sınırlamalar vardır. Ancak
faiz yasağının uygulanması Kitab-ı Mukaddesle, Kilise geleneğinde yerini
almıştır. Aquina’lı Thomas’a kadar katı yasaklarla gelinmiş, ilk doktriner
gedik onunla açıldıktan sonra Luther ve Calvin’le ortaya çıkan yeni kiliselerle
devam etmiştir. 15. yüzyıldan sonra hızlı iktisadi gelişme ve gelişen
bankacılık karşısında yasağın doktriner gücü zayıflamıştır. Düşüncenin dinden
kopuşunu temsil eden rasyonel aydınlanma dönemi Skolastik dönemin yasağına
önemli düşünürleriyle darbe vurmuş, faizin güçlü savunucuları ortaya çıkmıştır.
Burjuvazi ve onunla gelişen kapitalizm karşısında hem kilise doktrini hem de
Skolastik düşünce yenilmiş, 20. yy’a gelindiğinde, 16. yy’a kadar kilisenin
faiz yasağının takipçi ve uygulayıcısı olan laik otorite günah savunucusu
olmaktan vazgeçmiştir. Aydınlanma döneminden başlayarak doktoriner gelişimini
tamamlayan iktisat disiplini de faizi günah olarak görme yerine bir politika
aracı rolüne oturtmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 8 Sayı: 20 |