Kur’an’da
cezalarla ilgili hükümlerde, suçun niteliğine göre belirlenmiş hadler vardır.
Bu hadler Allah-ü Teâlâ’nın belirlemiş olduğu cezalardır. Allah’ın hukukuyla
ilgili olanlarda, insanın affetme veya başka türlü tasarrufta bulunma hakkı
bulunmamaktadır. Kimse o yetkiye sahip değildir. Kimse kendini yeryüzünde
Allah’ın vekili olarak belirleyerek, bu konuda cezayı artırma veya hafifletme
gibi bir tasarrufta bulunamaz. Hristiyanlıkta olduğu gibi kilisenin veya papanın
Allah adına kararlar vermeleri, istediklerini affetmeleri veya cezalandırmaları
tarzında İslam’da kişilerin veya
kurumların hiçbir yetkisi yoktur.
İslam’da kul ile ilgili olan haklarda mağdur kişi, isterse cezanın uygulanmasını
talep eder ve ceza uygulanır; isterse cezayı affeder. Ama cezanın affedilmesi
teşvik edilmiş ve böyle yapanların mükâfatlarının, Allah’ın yanında olduğu
Kur’an-ı Kerim’de belirtilmiştir. Kur’an’da kulun bazı durumlarda işlediği
hatalardan pişman olup tövbe etmesi de Allah’ın merhametinin bir eseri olarak,
kulun cezadan kurtulması için bir yoldur. Bunlar suça ve suçun niteliğine göre
değişmektedir.
Bölüm | Makale |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2017 |
Kabul Tarihi | 15 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 38 |
Harran İlahiyat Dergisi-Harran Ilahiyat Journal Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.