Kur’ân, Allah
Teâlâ’nın Hz. Cebrail vasıtasıyla Hz. Peygamber’e indirdiği ve Hz. Peygamber’in
de bütün beşeriyete tebliğ ettiği son ilahi kitaptır. Bu ilahi kitap, doğal
olarak gönderildiği toplumun dili olan Arapçayla vahiy edilmiştir. Kur’ân’ın, -indirildiği
dönem de dâhil olmak üzere- Arapça konuşan herkes tarafından aynı şekilde ve
aynı seviyede anlaşıldığı söylenemez. İnsan zaafından kaynaklanan birtakım kusurlar
sebebiyle onu doğru anlamada bazı problemlerin ortaya çıktığı da inkâr
edilemez. İşte bu problemlerden birisi de birçok müfessirin kabul edip üzerinde
önemle durduğu Garîbu’l-Kur’ân diye ifade edilebilen Kur’ân lafızlarıdır. Bu
lafızların bilinmesi, âlimler tarafından Kur’ân tefsiriyle ilgilenen herkes
için elzem görülmüştür. Bu makalede ilkönce Garîbu’l-Kur’ân’ın tanımı, konusu,
önemi, gayesi ve gelişimi ele alınmış, onun, Kur’ân’ı anlamada ne derece önemli
bir yere sahip olduğu üzerinde durulmuştur. Sonra da Kurtubî’nin, Garîbu’l-Kur’ân’a
nasıl bir yaklaşımda bulunduğu ve onu ne şekilde ele alıp kabul ettiği hususu ve
onun bu konuda ileri sürmüş olduğu delilleri ortaya konmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2018 |
Kabul Tarihi | 14 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 40 |
Harran İlahiyat Dergisi-Harran Ilahiyat Journal Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.