Meseller/atasözleri, toplumların duygularını, gelenek ve
göreneklerini, inanç ve kültürlerini yansıtan aynalardır. Edebiyatın önemli
temel taşlarındandır. Asırlar boyunca nesilden nesile aktarılmış edebî
malzemelerdir. Millete mal olmuş hikmetli ve veciz sözlerdir. Çoğu zaman
insanlar, bir konuya ilişkin duygu ve düşüncelerini açıklarken, toplumunun öz
kültürü olan darb-ı meselleri örnek ve şahit olarak göstermişlerdir. Genelde
içinde teşbih, mukayese, tecnis ve seci gibi edebî sanatları içerirler. Arap
edebiyatındaki meseller, sadece bir döneme ait meseller değildir. Onlardan bir
kısmı, İslam öncesi cahiliye dönemine; bir kısmı ise İslam’dan sonraki döneme
ait mesellerdir. Her iki dönemin meselleri de neredeyse aynı amaçlara yönelik
vurgulanmıştır. Her iki dönemde de doğruluk, iyilik, adalet, cesaret, dostluk,
cömertlik ve vefakârlık gibi olumlu; yalan, ihanet, cimrilik, kötülük,
korkaklık ve zulüm gibi olumsuz özellikler söz konusu edilmiştir.
Meseller, özellikle Emevîler döneminden itibaren toplanmış, bir araya
getirilmiştir. Çalışmamızda konu edindiğimiz Hamza b Hasan
el-İsfahânî (ö.360/971), eserinde “ef‘alu” kalıbında iki bin altı yüz kadar
mesel derlemiştir. Kimi mesellerin sahibi belli, kimisinin de belli değildir.
Bazı mesellerin anlamları çok sade ve anlaşılır, bazılarının manaları ise
kapalı olup izaha muhtaçtır. Bu çalışmamızda ed-Durretu’l-fâhira’da
geçen bazı darb-ı mesellerin analitik kritiği yapılmıştır.
Arap edebiyatı Meseller Hamza el-İsfahanî ed-Durretu’l-Fahira
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2019 |
Kabul Tarihi | 2 Haziran 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 41 |
Harran İlahiyat Dergisi-Harran Ilahiyat Journal Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.