Türkiye’de folklorun
bir ilim şubesi olarak ortaya çıkışında Türkçülük hareketinin etkisi çok
büyüktür. Türkiye’de folklor çalışmaları da 1900’lü yıllardan itibaren Türkçülük
ekseninde gelişme göstermiş ve Türk Derneği, Türk Derneği Mecmuası ile Türk
Ocağı ise Türk Yurdu Mecmuası yayın organlarıyla Türk kültürünün
araştırılmasına önem vermişlerdir. Ziya Gökalp’in öncü çalışmalarında halk
hayatına gidilmesinin gerekliliği vurgulanmıştır. Ziya Gökalp’in Halka Doğru
dergisinde “Halk Medeniyeti I, Başlangıç” (23 Temmuz 1913), Mehmet Fuat
Köprülü’nün İkdam gazetesinde “Yeni Bir İlim: Halkiyat-Folklor” (6 Şubat 1914),
Rıza Tevfik Bölükbaşı’nın Peyam gazetesinde “Folk-lore (Folklore)” (5 Mart
1914) yayınlanan başlıklı yazıları Türkiye’de folklorun ilk üç makalesi olarak
bilinmektedir (Çobanoğlu, 2015: 50-52). Ulusların kökenlerini aramak amacıyla
kendi kültürlerine yönelmeleri derleme çalışmalarını ortaya çıkarmıştır. Bu amaçla halkın sinesinde mevcut
olan “efsane, masal, destan” vb. gibi sözlü verimlerin derlenmesinin
gerekliliği üzerinde durulmuştur. Folklor bilimini ortaya çıkaran bu süreçte
Türk kültürünün araştırılması adına gerek resmi gerek kişisel boyutta çeşitli
girişimler olmuştur. Bunlardan birisi de hiç şüphesiz sempzoyum, kongre,
çalıştay vb. bilimsel toplantılardır. Bu çalışmada 21-24 Kasım 2011
tarihinde İzmir’de düzenlenen 8. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresinin
eleştirel değerlendirmesi yapılmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 1 Sayı: 2 |