In this study, the notes written by a Shīʿī scholar who is an opponent of Sufism in the flyleaf (wikāyya)of the collection numbered 521 in the Majlis-i Shūrā-yi Islamī Library will be edited and the intellectual ground on which these notes are based will be analyzed. The notes in the flyleaf consist of two parts. The first part contains a short excerpt from the treatise Kifāyat al-ʿĀqilīn, which we estimate to have been written in the second half of the 11th/17th century, on the list of works written by Shīʿī scholars against sufi thought. The second part provides important information about the attribution of Ḥadīqat al-Shīʿa, which is one of the first and most famous Sufi refutations written in the Shīʿīte tradition and whose authorship has been the subject of intense debate until today.
There is no information in the text about when and by whom the notes in the flyleaf were written. Kifāyat al-ʿĀqilīn has not survived and there is no information about it in the sources. However, textual evidence suggests that this work was written by an unknown Shīʿī scholar, an opponent of Sufism, towards the end of the 11th/17th century.
In the 11th/17th century, Shīʿī scholars opposed to Sufism compiled lists of refutations of Sufism in their works to justify the Shīʿī scholars' absolute opposition to the idea of Sufism in the historical process. Also included in this list of refutations are texts written by pre-Safavid Shi'i scholars in fields such aqāid, ḥadith, and biography, which contain only a few sentences that can be associated with Sufis. By means of these lists, it has been tried to prove that the Shīʿīte scholars were, without exception, opponents of Sufism in the historical process. It seems that the treatise Kifāyat al-ʿĀqilīn was also written for such a purpose. This treatise contains dozens of refutations of Sufism, some of whose fate is unknown to us.
The second part of the notes in the flyleaf contains very important information about the Ḥadīqat al-Shīʿa attributed to Muqaddas al-Ardabīlī (d. 993/1585), a famous Shiʿi scholar of the 10th/16th century, whose attribution remains unresolved to this day. The author claims that Muḥammad Ṭāhir Qummī (d. 1098/1687) stated in his Tuḥfet al-Aḫyār that the Ḥadīqat al-Shīʿa belonged to al-Ardebīlī. He also claimed that in his own time, a person named Aḥmad Beg Yūzbāshī (11th/17th century) had a copy of Ḥadīqat al-Shīʿa that had been copied during the time of al-Ardebīlī. In addition, the author argues that Kāshif al-Ḥaqq is a distorted version of Ḥadīqat al-Shīʿa, saying, "In a bookshop in the city of Hyderabad in India, a book was seen which was written by selecting parts of Ḥadīqat al-Shīʿa and which in many places was thought to have been written in the time of its author."
Historically, there have been heated debates about the relationship between Ḥadīqat al-Shīʿa and Kāshif al-Ḥaqq. According to the general opinion, Ḥadīqat al-Shīʿa came into being when an unknown Shīʿī scholar who produced texts against Sufis removed positive statements about Sufis from Kāshif al-Ḥaqq, added a treatise of refutation against Sufi thought, and named the new book Ḥadīqat al-Shīʿa attributing the new book to al-Ardabīlī because of its importance in the Shīʿīte tradition. Except for a few minor details, the author of Ḥadīqat al-Shīʿa left almost no trace of his falsification. However, the fact that al-Ardabīlī did not refer to Ḥadīḳat al-Shīʿa in any of his works and, more importantly, that no Shīʿī scholar, especially the biographical and bibliographical resources, mentioned such a work of his until 1060/1650 are important factors that make the attribution of this work to al-Ardabīlī doubtful. In addition, one of the most important indications that the work does not belong to al-Ardabīlī is the mention of the death of Mīrzā Makhdūm al-Shīrāzī. Reliable sources indicate that Mirzā Mahdūm died in 995/1587 and al-Ardabīlī in 993/1585. Therefore, it is not possible for al-Ardabīlī to have been aware of Mīrzā Makhdūm's death. This is one of the most important indications that the work does not belong to al-Ardebīlī.
History of Islamic Sects Mysticism Twelver Shīʿīsm Kifāyat al-ʿĀqilīn Ḥadīqat al-Shīʿa Kāshif al-Ḥaqq.
-
Bu çalışmada Meclis-i Şûrâ-yi İslamî Kütüphanesi’nde bulunan 521 numaralı mecmuanın vikāyesindeki tasavvuf muhalifi bir Şiî âlimin kaleme aldığı notlar neşredilecek ve bu notların yaslandığı fikrî zemin tahlil edilmeye çalışılacaktır. Vikāyedeki notlar iki kısımdan oluşmaktadır. İlk kısımda 11./17. asrın ikinci yarısında yazıldığını tahmin ettiğimiz Kifâyetü’l-ʿÂḳilîn fî Maʿrifeti’l-Mübtedeʿîn isimli risaleden Şiî âlimlerin tasavvuf düşüncesi aleyhine kaleme aldıkları tasavvuf reddiyelerinin listesine dair kısa bir nakil, ikinci kısımda ise Şiî gelenekte yazılmış ilk ve en meşhur tasavvuf reddiyelerinden birisi olan ve günümüze kadar yazarının kim olduğuna dair yoğun tartışmaların yaşandığı Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa isimli eserin nispetine dair oldukça önemli bilgiler yer almaktadır.
Vikāyedeki notların ne zaman ve kim tarafından yazıldığına dair metin içinde herhangi bir veri bulunmamaktadır. Kifâyetü’l-ʿÂḳilîn günümüze ulaşmamıştır ve kaynaklarda hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Fakat metin içi veriler bu eserin tasavvuf muhalifi meçhul bir Şiî âlim tarafından 11./17. asrın sonlarına doğru yazıldığına işaret etmektedir.
11./17. asırda İran merkezli olarak tasavvuf muhalifi Şiî âlimler, Şiî ulemanın tarihî süreçte mutlak olarak tasavvuf düşüncesine karşı olduğunu temellendirme adına eserlerinde tasavvuf reddiyeleri listeleri oluşturmuşlardır. Ayrıca Safevîler öncesi Şiî ulemanın akaid, hadis ve rical gibi alanlarda kaleme aldıkları ve sûfîlerle ilişkilendirilebilecek sadece birkaç cümlenin bulunduğu metinler de bu reddiyeler listesine dâhil etmişlerdir. Bu listeler sayesinde Şiî ulemanın tarihî süreçte istisnasız bir şekilde tasavvuf muhalifi olduğuna dair bir anlatı inşa etmeye çalışmışlardır. Kifâyetü’l-ʿÂḳilîn isimli risalenin de böyle bir amaç için kaleme alındığı anlaşılmaktadır. Bu risalede bir kısmının akıbeti hakkında bilgimizin bulunmadığı onlarca tasavvuf reddiyesine yer verilmiştir.
Vikāyedeki notların ikinci kısmında 10./16. asrın meşhur Şiî âlimlerinden Mukaddes Erdebîlî’ye (öl. 993/1585) nispet edilen ve günümüze kadar nispet sorunu çözülememiş Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa’yla ilgili oldukça önemli bilgiler yer almaktadır. Yazarın iddiasına göre Muhammed Tâhir Kummî (öl. 1098/1687) Tüḥfetü’l-Aḫyâr isimli eserinde Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa’nın Erdebîlî’ye ait olduğunu ifade etmiştir. Ayrıca yazar kendi döneminde Ahmed Beg Yûzbâşî (11/17. asır) isimli bir kişide Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa’nın Erdebîlî zamanında istinsah edilmiş bir nüshasının bulunduğunu iddia etmiştir. Bunun yanında Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa ile Kâşifü’l-Ḥaḳ isimli eser arasındaki ilişkiye dair önemli bir iddiada bulunmuş ve “Hindistan’ın Haydarâbâd şehrinde bir sahaf dükkânında Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa’nın bazı kısımlarından seçilerek yazılan ve pek çok yerde yazarının zamanında yazıldığı zannedilen bir kitap görüldü” sözleriyle Kâşifü’l-Ḥaḳ’kın Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa’nın tahrif olmuş şekli olduğunu ileri sürmüştür.
Tarihi süreçte Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa ile Kâşifü’l-Ḥaḳ ilişkisine dair oldukça hararetli tartışmalar söz konusu olmuştur. Genel kanaate göre Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa, sûfîler aleyhine metinler üreten meçhul bir Şiî âlimin Kâşifü’l-Ḥaḳ’tan sûfîlere dair müsbet ifadeleri çıkarması, metne tasavvuf düşüncesi aleyhine bir reddiye risalesi eklemesi ve yeni kitabı Şiî gelenekteki öneminden dolayı Erdebîlî’ye nispetle Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa olarak isimlendirmesiyle meydana gelmiştir. Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa yazarı, birkaç küçük ayrıntıyı hariç tutarsak yaptığı tahrifata dair neredeyse geriye hiç iz bırakmamıştır. Fakat Erdebîlî’nin hiçbir eserinde Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa’ya atıf yapmaması ve daha da önemlisi 1060/1650 yılına kadar başta rical ve fihrist eserleri olmak üzere hiçbir Şiî âlimin onun böyle bir eserinden bahsetmemesi bu eserin Erdebîlî’ye nispetini şüpheli hale getiren önemli unsurlardı. Bunun yanında eserin Erdebîlî’ye ait olmadığını gösteren en önemli verilerden birisi de Mirzâ Mahdûm eş-Şîrâzî’nin vefatından bahsedilmesidir. İlk el kaynakların önemli bir kısmında Mirzâ Mahdûm’un vefat tarihi olarak 995/1587 yılı verilmektedir. Erdebîlî ise 993/1585 yılında vefat etmiştir. Dolayısıyla Erdebîlî’nin Mirzâ Mahdûm’un vefatından haberdar olması mümkün değildir. Bu da eserin Erdebîlî’ye ait olmadığına dair en önemli verilerden birisidir.
İslam Mezhepleri Tarihi Tasavvuf İmâmiyye Şîası Kifâyetü’l-ʿÂḳilîn Ḥadîḳatü’ş-Şîʿa Kâşifü’l-Ḥaḳ.
-
-
Bu çalışmanın taslak halini okuyarak kıymetli önerilerde bulunan Prof. Dr. Doğan Kaplan ve Dr. Betül Yurtalan'a teşekkür ederim.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Mezhepleri |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Proje Numarası | - |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 6 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
Hitit İlahiyat Dergisi Creative Commons Atıf 4.0 International License (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.