The overwhelming majority of the poems of the Jāhiliyya period were written by male poets. Therefore, the poetry by the women living during this period naturally fell behind, compared to poetry by men, due to women’s status in the society. Most of the poems by female poets are confined to certain subjects. These are predominantly verses on the theme of marsiya. In these verses, the female poet not only tells the legends of the person who was murdered by his enemies and laments his death, but she also shows valour and incites her tribe to take revenge on the enemies who killed him. It is thought that poems by women were more favoured from this point of view. There is a paucity of research on women's poems in terms of both the subjects they address and the rhetorical devices they use. A small number of studies discuss biographies of female poets, their literary personalities and the content of their poems. The present study focuses not only on the life of Kharniq bint Badr, a female poet who lived in the pre-Islamic society, but also on her poetry in terms of poetic qualities, along with the thematic and rhetorical aspects of her poetry.
The present study investigates which literary devices were used in the thematic poetry of Kharniq while discussing her poems. The purpose of the study is to investigate the themes addressed in the poetry of Kharniq, whether there is a meaningful and literary connection between them, which themes are emphasised, the types of ʿarūḍ system in which her poetry was written, which rhetorical devices her poems contain in terms of rhetoric (balāgha), the reason why they were written. It also aims to determine the relationship between the content of the poems and the rhetorical devices used in them. This study is expected to be a stepping stone for other studies.
The present study addresses the subject based on basic literary sources, and it also benefits from scientific studies conducted recently. Adopting a scientific method, it examines Kharniq’s poems only in terms of the art of badīʿ as a rhetorical as well as literary device, due to reasons of space in this article. In addition, the structural properties of her poems i.e., which baḥr meter they were written by were also discussed.
The present study revealed that Kharniq wrote her poems due to the tragic murder of her husband, brother, sons and relatives, which caused her to lead a tragic life. It is seen that the main themes of these poems are lamentation and satire, and among the badīʿ arts; the elements that embellish meaning are predominant. The deceased are characterised with generosity and heroism in Kharniq’s poetry with a predominantly lamentative theme. This indicates how important these two qualities were during the Jāhiliyya Period. As in the sample of Kharniq’s poetry, it is noteworthy that some figurative expressions in Arabic are incorporated into poetry in some places.
Kharniq’s poetry used ṭibāq, mubālagha, iltifāt, tawriya, jamʿ, ītilāf, irsād, idmāj, and istitbāʾ, which are among the devices that add beauty to intrinsic embellishments to meaning (al-muḥassināt al-maʿnawiyya). As for the arts that add embellishment to words (al-muḥassināt al-lafẓiyya), it was found that only the arts of jinās and muwāzana were used. Among these arts, tibāq was used in Kharniq’s poetry about marsiya and it was used in its real meaning.
Câhiliyye Dönemi şiirlerinin kahir ekseriyeti erkek şairler tarafından nazmedilmiştir. O çağda yaşayan kadınların toplum nezdindeki konumu itibariyle şairlik vasfının erkeklere nispeten geri planda kalması tabiidir. Kadın şairlere ait olan şiirlerin de büyük kısmı belli başlı konularla münhasırdır. Bunlar daha çok mersiye temalı manzumelerdir. Kadın şairlere ait bu manzumelerde hasımları tarafından katledilen kişinin menkıbelerini anlatıp onun ayrılığına hayıflanırken diğer yandan onu öldüren düşmanlarından intikamının alınmasını gaye edinerek bağlı olduğu kabilesini kışkırtıp hamaset yapmaktadır. Kadına ait şiirlerin daha çok bu açıdan ihtimam gördüğü mülahaza edilmektedir. Gerek ihtiva ettiği konular, gerekse tazammun ettiği belâğî sanatlar yönünden kadınların şiirleri bağlamında yapılan çalışmaların sayısının az olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışmaların genelinde kadın şairlerin biyografileri, edebi kişilikleri ve şiirlerinin muhteva yönünün ele alındığı görülmektedir. Çalışmamızda ise bir kadın olarak İslam öncesi toplumda yaşayan şairlerden Hırnık Bint Bedr’in hayatı, şairlik vasfı, tematik ve retorik bakımlardan şiirleri ele alınmıştır.
Bu çalışmada Hırnık’ın şiirleri ele alınırken hangi edebi sanatın, hangi konulu şiirde yer aldığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Araştırmanın hedefi adından söz edilen şairin şiirinde ne gibi konulara yer verildiğini, bunlar arasında mana ve edebi bir bağın olup olmadığını; daha çok hangi temalara ağırlık verildiğini, onun şiirlerinin nazmedildiği aruz ölçülerinin türlerini, bedi ilmi yönünden hangi belagat sanatlarını ihtiva ettiğini, bir olay veya sebep üzerinde mi ortaya çıktığını; şiirlerin içeriğiyle ihtiva ettiği belagat sanatları arasındaki münasebeti tespit etmektir. Bu araştırmanın diğer çalışmalara da bir basamak oluşturması beklenmektedir.
Araştırmada ağırlıklı olarak temel edebi kaynaklar esas alınarak konu ele alınmaya çalışılmış, bazen de günümüzde yapılan bilimsel içerikli çalışmalardan da istifade edilmiştir. Makalenin sınırını aşacağı düşüncesinden hareketle bilimsel metotla ele alınan bu çalışmamızda mezkûr şairin şiirleri, edebi içeriğin yanı sıra belagat olarak sadece bedi sanatı yönüyle ele alınmıştır. Bunun yanında şiirlerinin yapısal özelliklerine, yani hangi bahir vezniyle yazıldığına da temas edilmiştir.
Araştırmada Hırnık’ın şiirlerinin, onun trajik bir hayat yaşamasına neden olan kocası, kardeşi, oğulları ve akrabalarının feci bir şekilde öldürülmesi sonucunda nazmedildiği saptanmıştır. Bu şiirlerde işlenen ana temaların mersiye ve hicviye olduğu, bedî‘ sanatlardan ise ağırlıkta manaya süs katan unsurların yer aldığı görülmektedir. Hırnık’ın ağırlıklı olarak ağıtsal konulu bestelediği şiirde ölen kimsenin cömertlik ve kahramanlıkla nitelendirilmesi o dönemde bu iki hasletin ne denli mühim olduğunu ortaya koymaktadır. Hırnık’ın şiirinin örnekleminde olduğu gibi Arap darbımeselinin bazı yerlerde şiirlere dercedildiği dikkati çekmektedir.
Hırnık’ın şiirinde muhassinât-ı maneviyye/manaya güzellik katan bedi sanatlardan tıbâk, mübalağa, iltifât, tevriye, cem‘, itilâf, irsâd, idmâc, ve istitbâ‘ işlenmiştir. Muhassinât-ı lafziyye/lafza süs veren sanatlardan ise sadece cinâs ve muvazene sanatlarına başvurulduğu tespit edilmiştir. Bu sanatlardan tıbâk, Hırnık’ın mersiye konulu şiirinde işlenmiş olup hakiki anlamda kullanılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Arap Dili ve Belagatı |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 8 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 10 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 52 |