The
migration flux towards Turkey from the region in crisis has periodically been
the case till the Republic was founded. Communist regime of Bulgaria has caused
over 300 thousand Pomaks and Turks to migrate to Turkey in 1989. Then Saddam
Huseyin’s persecution to Kurds created the similar migration wave towards
Turkey with the number of half milyon people. After Syrian civil war broke out
3.5 milion Syrians migrated to Turkey as a consequence of Turkish “open door”
policy. These huge amount of migrated population were either transitive
immigrant or permanent immigrant. Both situation urged Turkey to launch an
educational policy for immigrants. Albeit most of the immigrants in Turkey is
composed of Syrians there are many other different origin of immigrants including
Afgans, Iraqis, İranians, Pakistanis which are amount to 300 thousands people.
In the beginning of the Syrian civil war there had been prevalent opinion that
it would have been over soon and as such the expectation of Syrians turning
back to Syria gave rise to short term plan to be applied. Due to its
geographical location it is obvious that Turkey is to be perodically faced by
migration flux in case regional crisis break out. Becasue great amount of
immigrants are children and youngs there might be chances as well as risks.
Accepting cultural diversity, taking an affirmative steps in adaptation process
and settling social harmony is possible by educational policy. Instead of
having a false reputation of migration policy that appears only by crisis Turkey
must focus on creating of more permanent and sustainable educational policy.
This article examines the rhetoric that the politicians and bureaucrats use in
the matter of migrants’ educational situation, and the legal and administrative
changes that take place after Syrian migration crisis in 2011. In this frame
this study provide a perspective for recent condition of Syrian immigrants in
Turkey and their problem in education and seeks probable solution for the
issue.
Syrian Asylum-seekers Education Turkey's Changing Policies Migration Integration
Cumhuriyetin
kuruluşundan beri kriz bölgelerinden Türkiye’ye dönemsel olarak göç akını
olmaktadır. Bulgaristan’daki komünist rejimin baskısıyla 1989’da 300 binin
üzerinde Türk ve Pomak, Saddam Hüseyin’in Kürtlere yönelik katliamları
sonucunda ise yarım milyon Kürt Türkiye’ye göç etmişti. Son olarak Türkiye,
bugün sayları 3,5 milyona varan Suriyeli sığınmacıya “açık kapı’’ politikası
uyguladı. Bu rakam ülkesi dışına göç eden Suriyelilerin büyük kısmını
oluşturuyordu. Göçlerin
gerek transit göç, gerekse kalıcı göç alması, eğitimde göçmenlere yönelik
politika geliştirme zorunluluğu doğurmuştur. Türkiye, çoğunluğu Suriyelilerden
oluşan fakat Suriyelilerin yanı sıra, Afganistan, Irak, İran ve Pakistan başta
olmak üzere 300 binin üzerinde sığınmacıya ev sahipliği yapmaktadır. İlk yıllarında
Suriye’deki iç savaşın kısa süreceği ve Suriyeli göçmenlerin ülkelerine
gidecekleri ile ilgili yaygın kanaat kısa vadeli planlar yapılmasına neden
olmuştu. Türkiye’nin
bulunduğu konum itibarıyla bölgesel krizlerle birlikte dönemsel olarak göç akınına
uğrayacağı aşikâr bir gerçektir. Göç edenlerin büyük bir kısmının çocuk ve genç
olması göç yönetiminde fırsatlar oluşturduğu gibi riskleri de barındırmaktadır.
Kültürel farklılıkları kabullenmenin uyum sürecinde yapıcı adımlar atmanın ve
toplumsal uyum sağlayabilmenin en önemli adımlarından biri eğitimdir. Türkiye krizlerle birlikte gündeme gelen göç
politikaları yerine göçmenler için uzun, kalıcı ve sürdürülebilir eğitim
politikaları geliştirmek durumundadır. Bu
makale, 2011 Suriye krizi ile birlikte siyasilerin ve bürokratların,
göçmenlerin eğitimleri hususundaki söylemlerini ve [1]eğitimde
bugüne kadar yapılan hukuki ve idari değişiklikleri ele almakta ve Türkiye’de
yaşayan göçmenlerin mevcut durumlarını, eğitimde yaşadıkları sorunları ve bu
sorunlara getirilen çözüm önerilerini de içeren perspektif sunmaktadır.
Suriyeli Sığınmacılar Eğitim Türkiye’nin Değişen Politikaları Göç Uyum
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 11 Sayı: 3 |