İnsanlık tarihinin geçirdiği önemli aşamalardan birinin de tüketici avcıtoplayıcı
ekonomiden Neolitik üretime geçiş olduğu bilinmektedir. İlkel
topluluktan uygarlığa doğru atılan bu adım, inanç ve düşünce biçimleri
üzerinde önemli etkiler bırakmıştır. Paleolitik dönemin sonlarına doğru,
muhtemelen erkeğin üreme üzerindeki işlevinin bilinmemesi, kadının doğumu
tek başına gerçekleştirmesi ve yaratıcı olarak görülmesi, cinsiyet temelli
işbölümünde ilkel bahçe tarımında bitki yetiştiriciliğini kadının üstlenmesi,
hem onun toplumsal statüsünü yükseltmiş, hem de üreme, doğum, toprak,
bereket ve verimlilikle ilişkilendirilen tanrıça merkezli bir mitik düşüncenin
oluşmasına zemin hazırlamıştır. Ana tanrıça tapınımı, sabanın keşfi ve tarımın
profesyonelleşmesiyle ataerkilliğin baskın hale geldiği köleci toplumsal düzenin
ortaya çıktığı zamana kadar varlığını sürdürmüştür. Ana tanrıça kültü, ataerkil
toplumsal yapıda birden ortadan kalkmamış, çeşitli inançların, anlatımların ve
ritüellerin arka planında uzun süre yaşamaya devam etmiştir. Eski toplumlarda
ata tanrılar ile ana tanrıça arasında sevgili veya oğul ilişkisi geliştirilmiş ve
böylelikle tanrısal gebelik ve doğum mitleri doğmuştur. Bu bağlamda kurtarıcı
kahraman mitlerinde geçmiş dönemlerin tanrı doğumlarının antropomorflaşmış
şekilleri görülmektedir. Türk mitolojisinde gök ve yer dikotomisinin ürettiği
göğün döllediği yer temalı anlatımlarda; köken mitlerindeki babasız doğum
motiflerinde; ağaç, su, toprak gibi unsurlara bağlı antropogonik ve kozmogonik
mitlerde; kurt zoomorfizminin baskın olduğu gökten gelen ışıktan gebe kalma
motiflerinde ana tanrıçanın izlerine rastlanmaktadır. Bu çalışmada, sosyoekonomik
yapının inançlar üzerindeki etkisi bağlamında ana tanrıça kültünün
Türk mitik düşüncesindeki izleri çeşitli açılardan tartışılmıştır.
Ana tanrıça Türk mitolojisi kült babasız doğum motifi inançlar
It is known that one very important step humankind took is the transition from a hunter-gatherer society to a productire neolithic society. This step from a primitive society to a civilizied society left an important impact on beliefs and thoughts. Through the end of the Paleolithic era, probably due to not knowing the function of men in the process of conception, women gave birth on their own and therefore are seen as the creator. Within the gender based division of labor women take charge of growing plants in the primitive garden agriculture, whıch both raised their societal state and made grounds for a mythic thought process based on a goddess which relates to reproduction, birth, soil, abundance and fertility. Worshipping this mother goddess existed until the time of a dominantly patriarchal society based on slavery, which is strengthened by the invention of cultivation and by professional agriculture, arose. The mother goddess cult did not disappear suddenly in the society structured on patriarchy but rather it lived on in the back ground, entrenched in various beliefs, stories and rituals for a long time. In ancient societies, lover-lover or mother-son relationships were established between father gods and mother goddesses and therefore, a holy pregnancy and then a birth occurred. Therefore, anthropomorphized types of earlier gods’ births are seen in savior/hero myths. Traces of a mother goddess can be seen in ‘’the earth impregnated by sky’’ themed narrations, which are the products of the sky and earth dichotomy. In the fatherless birth motifs in origin myths, it can be seen that in cosmogony and anthropogony myths, which are connected to elements like tree, water, and soil, the impregnation by the light comes from sky motifs in which wolf zoomorphism is dominant within Turkish mythology. In this study, the impressions of a mother goddess cult prevalent in Turkish mythological thoughts are discussed in various ways within the context of the socio-economic structures effects on beliefs
mother goddess Turkish mythology cult fatherless conception motif beliefs
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Ağustos 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 7 Sayı: 1 |