Bu makalemizde; Alevi – Sünni ayrımının tarihsel ayrılık noktaları irdelenecektir.
Siyasi çekişmelerin, inançsal bir ayrılık ve çoğu zamanda mezhepsel bir farkındalık
oluşturulacak şekilde işlenmesinin tarihsel hataları mercek altına alınacaktır. İki Türk
hükümdarı olan Yavuz Sultan Selim Han ve Şah İsmail›in “cihan hâkimiyetini” elde
etme çabaları neticesinde, inançların mezhepsel ayrılıklar olarak işlenmesi süreçleri bir
boyutuyla açıklanacaktır. 1514’te ki kırılma noktasından hareketle tarihsel yanılgıları,
yanlışları ve böylece Alevi-Sünni bütünleşmesinin önündeki engelleri tartışacağız. Yavuz
Sultan Selim ile başlayan kırılmanın, çağımız Türkiye’sindeki etkileri, sosyal ve siyasi
huzursuzluklarla dolu son kırk yılı ve bugünü mercek altına alıp kısmen de olsa çözüm
önerileri üzerinde duracağız.
Siyasi alandaki mücadelenin, mezhepsel ayrılıklara dönüşmesi için verilmiş olan
ve günümüzde de yansımalarını görebildiğimiz şeyhülislam fetvalarını ve bu
fetvalar neticesinde yaşanan acılara bir nebzede olsa değinilecektir. Alevilerin,
tarihsel hafızalarında yer alan birçok acının, siyasi otoriteler tarafından “bilinçsizce”
hatırlatılması çabalarının örnekleri siz araştırmacıların eleştirisine sunulacaktır.
Makalenin son aşamasında da Alevi – Sünni bütünleşmesinin sağlanabilmesi için
devlet ve halk tarafından atılması gereken adımlar açıklanacaktır. Böylece tarihsel
hatalarla yoğrulmaya çalışılan ve ülkemizde oluşmaya başlayan “toplumsal birliktelik
kültürünün” önündeki en büyük engel olarak duran Alevi - Sünni ayrımı, tarihin tozlu
raflarına gönderilecektir. Alevi - Sünni ayrımı, Alevi - Sünni bütünleşmesine dönüşebilecek
ve “birlikte yaşama kültürü” gelecek kuşaklara miras olarak bırakılabilecektir.
In this article, the Alevi/Sunni historical point of distinct separation will be discussed. Political wrangling, and religious sectarian differences, which are often manipulated to create an awareness of historical errors, will be analyzed. Two Turkish rulers, Sultan Selim Khan and Shah Ismail, who sought to achieve “world domination” as a result of their efforts, their beliefs as well as sectarian differences, will be explained in a dimension of the handling process. Starting from 1514, which was the breaking point of historical misconceptions and falsehoods and thus the integration of the Alevi-Sunni will be discussed, including the obstacles as well. Starting with the rupture of Yavuz Sultan Selim, and the effects in Turkey in our age, which are full of social and political unrest during the past forty years as well as today, are partly under the spotlight in this report. In addition to this, we will concentrate on the solutions as well
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Ağustos 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 7 Sayı: 1 |