Yirminci yüzyıl düşüncesini şekillendiren varoluşçuluğun kurucularından Jean-Paul Sartre, felsefi görüşlerini edebi eserleriyle somutlaştırmıştır. Bu çalışma, bu bağlamda Sartre’ın Duvar adlı öyküsünü merkeze alarak, yazarın felsefesinde merkezi bir sorun olan ölüm temasını incelemektedir. Temel problem, ölümle yüzleşen başkahraman Pablo Ibbieta’nın yaşadığı varoluşsal dönüşümün Sartre’ın özgürlük, hiçlik ve absürt kavramları üzerinden nasıl anlaşılabileceğidir. Yöntem olarak, öykünün yakın okuması yapılmış ve bulgular Sartre’ın temel metinleri ışığında yorumlanmıştır. Çalışmanın temel bulguları, ölüm bilincinin zaman algısını, değer yargılarını ve bedenle olan ilişkiyi kökten değiştirerek bireyi kendine yabancılaştırdığını göstermektedir. Öykünün ironik ve absürt sonu, anlamdan yoksun bir evrende dahi özgür seçimin kaçınılmazlığını vurgulamaktadır. Sonuç olarak makale, Duvar adlı öykünün, ölümün yaşama anlam katan bir unsur olmadığını, aksine onu anlamsız kılan dışsal bir son olduğunu ve özgürlüğün bu absürtlük karşısında dahi insanın temel gerçekliği olarak kaldığını gösteren felsefi bir anlatı olduğunu ortaya koymaktadır.
Jean-Paul Sartre, a founder of existentialism that shaped 20th-century thought, concretized his philosophical views through his literary works. This study focuses on Sartre's short story The Wall, examining the central theme of death in his philosophy. The core problem is understanding the existential transformation of protagonist Pablo Ibbieta as he confronts death, viewed through Sartre's concepts of freedom, nothingness, and absurdity. Using a close reading methods and interpreting findings in light of Sartre's foundational texts, the study shows that death awareness profoundly alters an individual's perception of time, values, and relationship with their body, leading to self-alienation. The story's ironic and absurd ending highlights the inevitability of free choice, even in a universe devoid of inherent meaning. In conclusion, The Wall is a philosophical narrative demonstrating that death doesn't give life meaning; rather, it's an external end rendering life meaningless. Despite this absurdity, freedom remains humanity's fundamental reality.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Fransız Dili, Edebiyatı ve Kültürü |
| Bölüm | Tüm Sayı |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 16 Ekim 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 5 Mayıs 2025 |
| Kabul Tarihi | 17 Eylül 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 13 Sayı: 26 |






