This essay examines three stories by “the father of
Bu çalışma “Türk kısa öykücülüğünün atası” Ömer
Seyfettin’in (1884-1920) üç öyküsünü incelemektedir: Primo Türk Çocuğu, Fon
Sadriştayn’ın Karısı, Fon
Sadriştayn’ın Oğlu ve Ashab-ı
Kehfimiz. Ömer Seyfettin’in, geç Osmanlı dönemine tekabül eden hayat hikâyesinin
ve çalışmalarının, bu çalkantılı siyasal ve tarihsel dönem çerçevesinde
bağlamsallaştırılmasını müteakiben bu çalışma Ömer Seyfettin için ulusun aileye
dayanmakta olduğu gözleminin altını çizecektir. Bir başka deyişle, bahsi geçen
üç öykünün satır aralarında hem gerçek hem de sembolik anlamda aile kavramına
ulusu “tahayyül etme” işlevi atfedildiğine işaret edilecektir. Bu hikâyelere
göre, mutlu anne, baba ve çocuklardan oluşan kâmil bir aile ve dolayısıyla
ulusun olması dilsel ve kültürel türdeşlikten geçmektedir. Ancak bu önşart
ailenin ve ulusun her zaman başarılı bir şekilde tezahür etmesi için yeterli
olmayabilir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2013 |
Gönderilme Tarihi | 21 Ocak 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 |
Dergiye yayımlanmak üzere gönderilecek yazılar Dergi'nin son sayfasında ve Dergi web sistesinde yer alan Yazar Rehberi'ndeki kurallara uygun olmalıdır.
Gizlilik Beyanı
Bu dergi sitesindeki isimler ve e-posta adresleri sadece bu derginin belirtilen amaçları doğrultusunda kullanılacaktır; farklı herhangi bir amaç için veya diğer kişilerin kullanımına açılmayacaktır.