Amaç: Bu çalışma bir üniversite hastanesinin cerrahi kliniklerinde yatan 65
yaş üstü hastaların düşme riskinin belirlenmesi amacıyla yapıldı.
Materyal ve
Metod: Tanımlayıcı tipte olan
bu araştırmanın örneklemini bir üniversite hastanesinin cerrahi kliniklerinde
yatan 65 yaş üstü, çalışmaya katılmayı kabul eden 120 hasta oluşturdu. Veriler,
hastaların bireysel özelliklerini içeren anket formu ve İTAKİ Düşme Riski
Ölçeğin’ den yararlanılarak toplandı. Veriler sayı, yüzde, ortalama gibi
tanımlayıcı istatistiksel yöntemler ve ki-kare analizi ile değerlendirildi.
Bulgular: Araştırmada, hastaların %71,6’sının 65-74 yaş aralığında, %53,3’ünün
kadın, %50,8’inin lise mezunu olduğu belirlendi. Hastaların %15’inin son 1 yıl
içinde düşme öyküsünün olduğu ve %4,1’inin klinikte yattığı süre içinde düştüğü
belirlendi. Hastaların İTAKİ Düşme Riski Ölçeği puan ortalamasının 13,94±8,18
olduğu ve %79,2’sinin yüksek düşme riskine sahip olduğu saptandı. Hastaların
cinsiyeti, ameliyat öncesi ya da sonrası dönemde olma durumu ile düşme riski
arasında anlamlı bir ilişki bulunmadı (p>0,05). Düşme riskine karşı alınan
önlemler incelendiğinde ise hastaların %62,5’inin yanında sürekli refakatçi
bulunduğu, %86,7’sinin yatak kenarlığının kaldırıldığı, %5’inde hekim istemi
doğrultusunda sedatif ilaç uygulandığı, %2,5’inde fiziksel tespit kullanıldığı,
%50,8’ine hareket ve diğer aktivitelerini gerçekleştirmede yardım edildiği
saptanmıştır.
Sonuç: Bu sonuçlar
cerrahi kliniklerinde yatan 65 yaş üstü hastaların bireysel ve çevresel
faktörlerden dolayı düşme risklerinin yüksek olduğunu göstermektedir.
Ülkemizdeki yaşlı nüfusun yıllar geçtikçe artış göstermesi, hastanelerde; hasta
güvenliğinin önemli bir parçası olan düşmelerin önlenmesi için stratejilerin
gözden geçirilmesini, yaşlı hastalarda düşme riskinin değerlendirilmesini ve
gerekli önlemlerin alınmasına önem verilmesini gerektirmektedir
Backgrounds: This
study was carried out to determine the risk of falls of patients over 65 years
old in the surgical clinics of a university hospital.
Methods: The
sample of this descriptive study consisted of 120 patients who agreed to
participate in the study over 65 years of age in the surgical clinics of a
university hospital. The data were collected by using a questionnaire including
individual characteristics of patients and by using the İTAKİ Falling Risk
Scale. Data were analyzed by descriptive statistical methods such as number,
percentage, mean, and chi-square analysis.
Results: In the
study, 71.6% of the patients were in the 65-74 age range, 53.3% were female and
50.8% were high school graduates. It was determined that 15% of the patients
had a history of fall in the last 1 year and 4.1% of the patients fell within
the period they were in the clinic.
The mean Itaki Fall Risk
Scale scores of the patients was 13.94 ± 8.18 and 79.2% of the patients were in
the high risk group. There was no significant relationship between the gender
of the patients and the preoperative or postoperative period and the risk of
falling (p> 0.05).
Taking into consideration
of the precautions against fall risks, it has been designated that bed guards
of 86.7% of the patients were removed, 62.5% of the attendants were left
unattended, 86.7% of the bed border is increased, in 5% of patients, sedative
drug is applied according to the request of physician, 2.5% of the physical
determination is used, 50.8% to assist in carrying out activities and other
activities.
Conclusions: These
results indicate that patients over 65 years of age in the surgical clinics are
at higher risk of falling due to individual and environmental factors. The
increase in the elderly population in our country over the years, in hospitals;
review strategies to prevent falls, which is an important part of patient
safety, assessment of the risk of falling in elderly patients and taking the
necessary precautions.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Ağustos 2019 |
Gönderilme Tarihi | 22 Kasım 2018 |
Kabul Tarihi | 23 Temmuz 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 16 Sayı: 2 |
Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi / Journal of Harran University Medical Faculty