Fordist çağın yüzeysel bir dışavurumu olan kitle süsü, hem üreticisini hem de tüketicisini nesneleştiren bir fenomendir. Tek boyutlu insanın oluşumuna hizmet eden bu propaganda aracı, anonimleştirme ve cinsiyetsizleştirme yoluyla, insanı mekanize ederek öznenin özgünlüğünü yok eder. Yaygın olarak Avrupa ve ABD’deki kültür ve cinsiyet politikaları doğrultusunda üretilen seri kadın birleşimleri, toplumsal bir fanteziyi üretirken modern hayattaki yeni kadının statüsünü de belirler. Kültür endüstrisi özellikle kadınları nesneleştirir ve onların üzerindeki denetimi erkeklere devreder. Bu denetim, aynı zamanda toplumdaki arzu ekonomisinin ve erotizmin sınırlarının belirlenmesini amaçlar. Sosyolog ve kültürel eleştirmen Siegfried Kracauer, Kitle Süsü (1963) çalışmasında, on dokuzuncu yüzyılın sonunda dünya çapında bir estetik refleks haline gelmiş olan, senkronize beden hareketleriyle bir değer üretmeksizin hep-yeni olanı fetişleştiren Taylorist baleyi inceler. Toplumun ürettiği estetik imgelerin anlamlarına odaklanan Kracauer, çalışma hayatı ve seri üretim ile eğlence kültüründeki yapıların bağlantısını kurarak, kitle kültürüne eleştirel bir bakış açısı geliştirerek kültür endüstrisine işaret etmiştir. Bu makale, 1920’lerde modern kültür yapısını toplumsal cinsiyet açısından ele alarak kitle süsü kavramı üzerine feminist bir okuma sunuyor. Çalışma, Kracauer’in kitle süsü eleştirisine bir katman daha ekleyip onu tartışmaya açarak, estetik ve politik olan arasındaki geçişliliğe vurgu yapıyor
As an unconscious surface-level expression of the Fordist era, the mass ornament is a phenomenon that objectifies both its producer and consumer. By mechanizing the human through anonymization and asexualization, this propaganda instrument that serves the construction of one-dimensional man diminishes the subject's originality. The serial combinations of women produced by the culture and gender policy widely in Europe and the USA determine the status of the “new woman” in modern life while producing a social fantasy. The culture industry especially objectifies women and transfers control over them to men. This supervision also aims to determine the limits of the economy of desire and eroticism in society. Sociologist and cultural critic Siegfried Kracauer, in his Mass Ornament (1963), examines the Taylorist ballet, which became a worldwide aesthetic reflex at the end of the nineteenth century, fetishizing the ever-new without producing a new value with synchronized body movements. Kracauer, who explored the meanings of the aesthetic images produced by the society pointed to the culture industry by developing a critical perspective on mass culture by establishing the connection between working life and mass production and the structures in entertainment culture. This article offers a feminist reading on the concept of mass ornament by considering the modern culture of the 1920s from a gender perspective. It adds another layer to Kracauer’s critique of mass ornament and opens it up for discussion, emphasizing the transitivity between the aesthetic and the political.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Antropoloji |
Bölüm | Kuramsal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 1 |