The rapidly developing communication and media order has disadvantages as well as advantages. Disinformation is one of these disadvantages and can put countries in a difficult situation both at national and international level. Therefore, combating disinformation should be a priority policy agenda for every country, and the legal and institutional basis for doing so should be rapidly built. As one of the countries most exposed to disinformation, Türkiye attaches great importance to combating disinformation in its communication and public diplomacy activities. In this respect, Türkiye has been one of the pioneering countries in its region with the establishment of the Centre for Combating Disinformation (DMM) within the Presidency of the Republic of Türkiye Directorate of Communications and legal regulations. Azerbaijan, especially due to the Karabakh War, can also be exposed to disinformation activities in the international arena. In this article, it is problematised how Türkiye can contribute to Azerbaijan’s fight against disinformation with its institutional and legal experience in combating disinformation. From this point of view, the article aims to present a model proposal for Azerbaijan by emphasising the similarities and differences between Türkiye and Azerbaijan on the issue of disinformation.
Public Diplomacy Combating Disinformation Communication Türkiye Azerbaijan
Hızla gelişen iletişim ve medya düzeninin avantajları kadar dezavantajları da vardır. Dezeformayon, bu dezavantajlardan birisidir ve gerek ulusal gerekse de uluslararası düzlemde ülkeleri zor durumda bırakabilmektedir. Bu yüzden dezenformasyonla mücadele, her ülke için öncelikli bir politika gündemi olmalı ve bunu yapabilecek hukukî ve kurumsal zeminin hızla inşa edilmesi gerekmektedir. Türkiye, dezenformasyona en çok maruz kalan ülkelerden birisi olarak, iletişim ve kamu diplomasisi çalışmalarında dezenformasyonla mücadeleye büyük önem vermektedir. Bu minvalde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı bünyesinde Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin (DMM) kurulması ve hukukî düzenlemeler yapmasıyla bölgesindeki öncü ülkelerden biri olmuştur. Azerbaycan da, özellikle Karabağ Savaşı yüzünden, uluslararası arenada yoğun bir şekilde dezenformasyon faaliyetlerine maruz kalabilmektedir. Bu makalede, Türkiye’nin dezenformasyonla mücadeledeki kurumsal ve hukukî birikimiyle Azerbaycan’ın dezenformasyonla mücadelesine nasıl katkı verebileceği sorunsallaştırılmaktadır. Buradan hareketle makalede, Türkiye ve Azerbaycan’ın dezenformasyon meselesinde birbirine benzeyen ve ayrışan yönleri vurgulanarak, Azerbaycan için bir model önerisi sunulması amaçlanmaktadır.
Kamu Diplomasisi Dezenformasyonla Mücadele İletişim Türkiye Azerbaycan
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası Siyaset |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2024 |
Gönderilme Tarihi | 8 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 31 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 10 Sayı: 2 |
Uluslararası Politik Araştırmalar Dergisi ücretsiz bir dergidir. Makalelerin başvuru ve yayınlanma sürecinde yazarlardan hiçbir ücret talep edilmemektedir.
Dergi internet üzerinden yayınlanmakta olan bir dergidir.
Uluslararası Politik Araştırmalar Dergisi aşağıdaki indeksler tarafından taranmaktadır;
ASOS, Academia Social Science Index
DOAJ, Directory of Open Access Journals
Index Copernicus
ResearchBib
Citefactor