The
aim of the study is to evaluate the “sill” in the context of spatial sociology.
The sill as a space; it is a place where a distinction between private and
public space, a border with security, an image in art and literature, a symbol
in beliefs, a stage, a psychological boundary, as well as experiencing between
instability and hope. The sill has also been used as a term in the sciences.
The sill can be a place both to be reached and a place to be overcome, or it
can be built as a place that should not be exceeded. It is one of the main
subjects of the study to reveal the physical and mental dimensions of the
threshold word which we use frequently in our daily lives.
Çalışmanın amacı
“eşik”in mekân sosyolojisi bağlamında değerlendirilmesidir. Eşik bir mekân
olarak; özel ve kamusal alanın ayrımında bir çizgi, güvenlik noktası olan bir
hudut, sanat ve edebiyatta bir imge, inançlarda bir simge, bir aşama, psikolojik
bir sınır ve aynı zamanda kararsızlık ve umut gibi durumların yaşandığı bir
yerdir. Eşik, bilimlerde de terim olarak kullanılagelmiştir. Eşik hem
ulaşılması gereken hem de aşılması gereken bir mekân olabileceği gibi
aşılmaması gereken bir mekân olarak da inşa edilebilir. Günlük hayatımızda sık
kullandığımız eşik kelimesinin fiziksel ve zihinsel boyutlarını ortaya koymak,
çalışmanın ana konularındandır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Orjinal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Kasım 2019 |
Gönderilme Tarihi | 10 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |