Bugünlerde
tüm kentlerde hepimizin kulağına bir masal anlatılıyor. Bilgi çağı...
Teknoloji… İvme… Devinim... Değişim... Yenilik… Gelişme… Doğaya uyum... Bu
kelimeler dinlediğimiz masaldan aklımızda kalanlar. Ne nasıl başladığı belli bu
masalın, ne de nasıl biteceği. Masal
uykumuzu öylesine getiriyor ki, sanrılı bir düşlemeye düşme haline giriyoruz.
Biz birbiriyle ilişkisiz düşler dünyasında dolaşırken, kent de göze hitap eden
başka bir gösteriye dönüşüyor. Bu hızlı gösteriyi izledikçe şaşkınlaşıyoruz,
normalleşiyoruz, hipnotize oluyoruz. Çünkü bu gösteride her şey her yerde, iç içe, bulanık, birbirine karışmış ve her
şey bir o kadar normal. Marx'ın deyişiyle katı olan her şeyin buharlaştığı bir
çağda oynanmıyor artık bu gösteri, gözümüzün içine dolmuş buharlarla düşlemeye
düşerken tutunacak katı bir şey göremediğimiz bir çağdayız artık.
Pek
ya siz? Bu gösteriyi izlerken kulağınıza çalınan masalı duymuş muydunuz?
Duymadıysanız bu makale sizlere bu masalı anlatacaktır.
Nowadays,
we hear a fairy tale in all cities. Information era… Technology… Acceleration…
Movement… Change… Newness… Development… Compatibility with nature… Those are
the words what we remind from the fairy tale. It is ambiguous neither how the
fairy tale started nor how it will end. It makes us so sleepy that we fall in a
dreamy hallucination. While we are strolling in a world of unrelated dreams,
the city is turning into an eye-catching spectacle. With watching this rapid
spectacle we become bewildered, normalized and hypnotized. Because in this show
everything is in everywhere, intermingled, turbid and at the same time everything
is so normal. This spectacle is not presented in the era of all that is solid
melts into air anymore. Now we are in an era that we cannot see any solid thing
to hold on to through the steam which makes us blind while we are dreaming.
Well…
you…? Do you hear of the fairy tale while you are watching the spectacle? If
you do not, this article will tell you this fairy tale.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ocak 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 3 Sayı: 5 |