Bu yazı, kent ve sanat
bağlantısını isyan ve direniş temelinde ele almayı denemektedir. Bu yazıda Gezi
direnişinden hareketle, parktaki polis ablukasıyla bir açılış yapılmaktadır.
Pomi’nin (Potansiyel Mimarlık İşliği) direniş sırasındaki bir deneyimi ve
Almanya’daki kentsel/mimari bir başka deneyimin ardından, Agamben’in dispozitif
kavramı ele alınmıştır. Kentte isyan konusu, önce kentsel ve mimari mevziler
temelinde, ardından da gezi direnişi özelinde değerlendirilmektedir. İsyan
konusu Scott okumaları çerçevesinde, biyopolitika/altpolitika karşıtlığı ile
yorumlanmaktadır. Son bölümde, sanatla direnişin özgürlük, mücadele ve yaratıcılık
ile ortak paydasına dair altı önerme ortaya konmaktadır.
kent mimarlık direniş sanatları dispozitif POMİ (Potansiyel Mimarlık İşliği) İsyan Gezi Parkı direnişi
This article discusses the connection between
art and the city on a theoretical basis by the concepts of resistance and
revolt. This article, starting with the Gezi occupation, opens with the siege
of the police in the park. An urban experience of POMI (Postar: Studio for
Potential Architecture) during the resistance followed by another
urban/architectural workshop experience in Germany is undertaken; afterwards,
Agamben’s concept of dispositive is argued. Revolting city is first discussed
on the basis of urban and architectural positions; particularly the Gezi
resistance is assessed. The subject of revolt is interpreted within the
framework of Scott readings by the biopolitics/infrapolitics duality. In the
concluding episode, six propositions are put forth about the common denominator
of art and resistance with freedom, controversy and creativity.
the city architecture art of resistance dispositive POMI (Studio for potential architecture) revolt the Gezi Park resistance
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 4 Sayı: 10 |