Adalet Ağaoğlu captures mostly the years between 1938 and 1960 of the capital in the first novel, Ölmeye Yatmak [Lying to Die], of the series which consists of four novels that she brought together as Dar Zamanlar [Narrow Times]. This article intends to discuss Ölmeye Yatmak as an urban cartography and re-read the spaces of becoming capital through the spatial narratives of the novel. In terms of methodology, on a theoretical ground interrelating literature, urban and cartography, the fragments of the text concentrating in space and containing spatiality are critically analyzed. These fragments are discussed together with the urbanization and modernization literature of Ankara. In the traces of the cartographic spatial narratives of the novel, it is claimed that two axis of becoming capital become apparent. The first axis reveals that the identities of the capital and its inhabitants intersect in terms of representation and those reproduce each other. The second axis follows the spatial traces of what is outside the dominant and unrepresented; concentrates on the other places of the capital, different forms of urban segregation, transcends the duality of modern/traditional and creates a deviation line from being to becoming. This cartographic re-reading creates an opportunity for discussion through the conceptualization of identities, representation and becoming capital.
Cartography becoming capital identity represantation Adalet Ağaoğlu Ölmeye Yatmak
Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar olarak bir araya getirdiği dört romandan oluşan serisinin ilk romanı Ölmeye Yatmak’ta başkentin ağırlıklı olarak 1938 ve 1960 yılları arasını ele alır. Bu makale Ölmeye Yatmak’ı bir kent kartografyası olarak tartışmaya açmaktadır ve başkent oluşun mekânlarını romandaki mekânsal anlatıları yan yana koyarak yeniden okumaya niyet etmektedir. Yöntem olarak edebiyat, kent ve kartografyayı bir araya getiren teorik bir zeminde, mekânda yoğunlaşan ve mekânsallık taşıyan metin parçaları eleştirel olarak analiz edilmektedir. Bu parçalar, Ankara kentleşme ve modernleşme literatürüyle birlikte ele alınmaktadır. Bu bağlamda Ölmeye Yatmak’ın kartografik mekânsal anlatısının izinde iki başkent oluş ekseninin belirginleştiği öne sürülmektedir. İlk eksen, mekânların ve bireylerin ya da başka bir deyişle başkentin ve başkentlilerin kimliklerinin temsil düzleminde kesiştiğini ve birbirini ürettiğini ortaya çıkarır. İkinci eksen, baskın olanın dışında kalanın ve kimliği temsil edilmeyenin mekânsal izlerini takip eder; başkentteki öteki yerlere, farklı kentsel ayrışmalara yoğunlaşarak modern/geleneksel ikiliğini aşar ve olma hâlinden oluşa bir sapma yaratır. Bu kartografik yeniden okuma, kimlikler, temsil ve başkent oluş kavramsallaştırması üzerinden bir tartışma imkânı yaratır.
Kartografya başkent oluş kimlik Adalet Ağaoğlu Ölmeye Yatmak
Bu makalenin yazma yolculuğunda beni teşvik eden ve yazdıklarımı yakından okuyarak fikir katan Erdem Üngür'e, kitabı analiz ederken destek olan Erva Sena Özçelik’e, Ankara arşivini araştırmacılara açan VEKAM’a ve emek verenlerine, süreçte çok değerli katkılar sunan makalenin editör ve hakemlerine sonsuz teşekkürler.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kent Sosyolojisi ve Toplum Çalışmaları, Kent Tarihi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 18 Ekim 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 11 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 15 Sayı: 41 |