Yahudi ve Hıristiyanların vahiy karşısında ortaya koydukları tavırlar ve Kur’an’ın bu toplumlara nasıl baktığına dair farklı çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmada ise Yahudi ve Hıristiyanların sergiledikleri olumsuz davranışlardan ziyade Kur’an’ın, bazı menfî karakterleri Yahudilik ve Hıristiyanlık mensuplarının çoğunluğuna nispet etmesi ve bu çoğunluk ifadesinin nasıl anlaşılması gerektiği üzerinde durulmuştur. Kur’an’da zaman zaman belli grupların çoğunluğuna vurgu yapılmaktadır. İlgili ifadelerde zikredilen çoğunluğun mahiyeti ve dönemin zihin dünyasında neye karşılık geldiğinin yanında özellikle ifadenin Türkçe’ye aktarımın nasıl olması gerektiği tespit edilmeye çalışılmıştır. Konuyu ortaya koymak için ayetlerle ilgili nakledilen rivayetler gözden geçirilmiş ve ayetlerin indiği nüzûl dönemi de dikkate alınarak yorumlar geliştirilmiştir. Daha önceden yapılan çalışmalar da dikkate alınarak, konumuz dışında kalan kısımlara çok fazla yer verilmemiş ve gerekli gördüğümüz yerlerde ilgili çalışmalara atıfta bulunulmuştur. Konuya bu açıdan yaklaşan geçmiş dönem müfessirlerinin görüşlerine de yeri geldikçe müracaat edilmiş ve araştırmanın sonunda genel bir kanaat ortaya konulmaya çalışılmıştır.
There have been many studies on the attitudes of the Jews and Christians to God's commandments, and how the Qur'an looks at these societies. In this study, rather than the negative behaviors of Jews and Christians, the Qur'an is about the characterization of the majority of the members of Judaism and Christianity with some negative characters and how it should be understood. The Qur'an emphasizes the majority of certain groups from time to time. In addition to the nature of the majority mentioned in the related expressions and what the period corresponds to in the world of mind, it has been tried to determine how the transfer of expression to Turkish should be. To put forward the subject, the narrations about the verses were revised and comments were developed by taking into consideration the period of the verses. Considering the previous studies, we did not give too much space to the rest of our subjects and we referred to the relevant studies where we deemed necessary. The opinions of the examiners who approached the subject from this point of view were also applied as they arrived and the general opinion was expressed at the end of the study.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ekim 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 20 |