Kur’ân, mesajının insanlar tarafından kolayca anlaşılabilmesi için ilk muhataplarının dili aracılığıyla onlara hitap etmiştir. İlk muhatapların dili olan Arapça, kelime hazinesinden üslup özelliklerine kadar birçok unsuru ile Kur’an mesajının aktarılmasını sağlayan bu hitaba aracılık etmiştir. Bu durum ilk muhatapların onu anlamasını kolaylaştırmıştır. Bu hitap sırasında bazı kelimeler hakîkî anlamında kullanılırken bazıları da mecâzî anlamda zikredilmiştir. Bu açıdan âyetlerin kastedilen mana doğrultusunda anlaşılabilmesi için yapılması gerekenlerden biri de kelimeler özelindeki hakîkî ve mecâzî anlam ayırımının isabetli bir şekilde yapılmasıdır. Olması gereken kelime hangi anlamında kullanılmış ise o doğrultuda anlaşılması ve anlamlandırılmasıdır. Aksi takdirde eksik ya da yanlış anlamalar söz konusu olabilmektedir. Kur’ân’da anlamı hususunda hakîkat ve mecaz ayırımının net bir şekilde yapılamaması sebebiyle bazı eksik anlamaların söz konusu olduğu kelimelerden ikisi de “doğu-batı” anlamına gelen kelimelerdir. Zira Kur’an’da bazı ayetlerde diğeri olmadan tek başına bazı ayetlerde ise diğeriyle birlikte kullanılan bu iki kelimede zaman zaman anlama problemleri söz konusu olabilmektedir. Gerçek anlamında kullanıldığı âyetlerde herhangi bir problem görülmeyen bu iki kelimenin kalıp olarak genişliğe, esnekliğe, anlamsızlığa ve genelliğe işaret ettiği âyetlerde hakîkî ve metaforik (mecazî) anlam arasında tercih tereddütleri yaşanabilmektedir. İlgili âyetlerin ayrıntılı bir şekilde ele alınıp hangi anlamın tercihe şayan olduğunu ortaya koyma amacını taşıyan bu çalışmamızın benzer durumdaki kelimelerin anlaşılmasına katkı sağlaması ümit edilmektedir. İki kelimenin geçtiği bütün âyetlerin ele alınması çalışmanın kapsamını aşacağından bu duruma işaret eden örnek âyetler, tefsirlerdeki açıklamalar doğrultusunda mukayeseli olarak ortaya konulacaktır. Örnekler etrafında ortaya konan hakîkî anlam ile metaforik anlam tercihli farklılıklar, bu tür kelimelerde çok daha titiz davranılması gerektiği bilincinin yerleşmesine de katkı sağlayacaktır.
In order for its message to be easily understood by people, the Qur'an addressed them through the language of its first addressees. Arabic, the language of the first interlocutors, mediated this address, which provided the transmission of the message of the Qur'an with its many elements from vocabulary to stylistic features. This situation made it easier for the first interlocutors to understand its. During this address, some words were used in their literal meaning, while others were mentioned in a figurative meaning. In this respect, one of the things that needs to be done in order for the verses to be understood in line with the intended meaning is to make the correct distinction between the literal and figurative meanings of the words. It is appropriate to understand and make sense of the word in the direction in which it is used. Otherwise, there may be incomplete understandings or misunderstandings. Due to the inability to make a clear distinction between literal meaning and figurative in the Qur'an, two of the words that have some incomplete understanding are words that mean "east-west". Because in some verses of the Qur'an, in these two words, which are used alone without the other, and in some verses together with the other, may have problems of understanding from time to time. In the verses where these two words, which do not have any problems in the verses where they are used in their literal sense, point to breadth, flexibility, meaninglessness and generality as patterns, there may be hesitations in choosing between the literal and metaphorical (figurative) meanings. It is hoped that this study, which aims to examine the relevant verses in detail and to reveal which meaning is more appropriate, will contribute to the understanding of words in similar situations. Since it will be beyond the scope of the study to deal with all the verses in which the two words are mentioned, the sample verses pointing to this situation will be presented comparatively in line with the explanations in the commentaries. The differences between the literal meaning and the metaphoric meaning, which are revealed around the examples, will also contribute to the awareness of the need to be more meticulous in such words.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 13 Temmuz 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 20 Temmuz 2023 |
Gönderilme Tarihi | 24 Nisan 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
A Uluslararası İslam Araştırmaları Dergisi, 2017'den bu yana TR DİZİN ULAKBİM tarafından taranmaya başlamıştır. Ayrıca, Citefactor, Rootindex, DRJI index, ResearchBib, Sobiad İndex, Scientific Indexing Services, İdealonline ve Eurasian Scientific Journal Index gibi ulusal ve uluslararası indexler tarafından da taranmaktadır. İsam ve Base Bielefeld Academic Search tarafından taranmaktadır.