Çalışmamızın konusu İslam filozoflarından olan Ebü’l-Hasan el-Âmirî’nin adalet anlayışı üzerinedir. Onun adalet anlayışını şekillendiren temel unsurlar felsefî/rasyonel ve dinî argümanlar olarak ikiye ayrılır. Bundan dolayı Âmirî, felsefî olarak özellikle Platon ve Aristoteles’in görüşlerini, dinî olarak ise vahyin, Hz. Muhammed’in yaklaşımlarını esas alır. Âmirî, adaleti itidal ve orantısal nitelikleriyle açıklar ve onu erdemlerin en hayırlısı olarak görür. Adalet sayesinde bir toplum kalkınırken devlet de erdemli hale gelir, ülkeyi mamur eder. Adaletin zıddı zulümdür. Zulüm toplumda erdemsizlerin yaygınlaşmasına ve devletin erdemsiz bir yapı haline dönüşmesine sebep olur. Bu durumda en yüksek iyi olan mutluluğa birey de toplum da ulaşamaz. Filozofa göre adalet; hikmet, iffet ve cesaret erdemlerinin toplamıdır. Âmirî, adalet erdemini siyaset düşüncesinin merkezine koyar ve devlet başkanının en temel amaçlarından birinin de bunu gerçekleştirmek olduğunu düşünür. Adil siyasetle yönetilenler erdemleri kazanır ve böylece insanların en yüce mutluluğa ulaşmaları kolaylaşır. Çünkü mutluluk, insan ve toplum yaşamının amacıdır. Bu amaca ulaşmaları için mutlak suretle insanların adalet erdemini gerçekleştirmeleri gerekmektedir.
The subject of our study is the understanding of justice of Abu’l Hasan al-Amiri, one of the Islamic philosophers. The basic elements that shape his understanding of justice are divided into two: philosophical/rational and religious arguments. For this reason, Amiri, philosophically, especially Plato and Aristotle’s opinions, and as religiously it is based on the approaches of the revelation, Hz. Muhammad and other Islamic elders. Amiri explains justice with its qualities of moderation and proportionality and sees it as the best of virtues. The opposite of justice is cruelty. Cruelty causes the spread of non-virtuous people in socie-ty and the state turns into a non-virtuous structure. In this case, neither the individual nor the society can achieve happiness, which is the highest good. According to the philosopher, justice; It is the sum of the virtues of wisdom, chastity and courage. Amiri puts the virtue of justice at the center of political thought and thinks that one of the main purposes of the head of state is to realize this. Those who are governed by fair politics acquire virtues and thus it becomes easier for people to reach the highest happiness, because the happiness is the purpose of human and social life. In order to achieve this goal, people must absolutely realize the virtue of justice.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Felsefesi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 20 Ağustos 2024 |
Kabul Tarihi | 14 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 16 |