Fatma Aliye ve
Charlotte Bronte yaşadıkları ataerkil Türk ve İngiliz toplumunu eleştirel bir
bakış açısıyla ele almış ve bu toplumda yaşayacak tarzda iki kadın karakter
meydana getirmişlerdir. Refet ve Jane Eyre adlı romanlarında, kadının geri
planda olduğu 19. y. y. Türk ve İngiliz
sosyal hayatında, kadının erkekle eşit konuma gelmesi için verdiği mücadelede
ona rol model olacak sembolik özelliklere sahip savaşçı bireyler anlatılmaya
çalışılmıştır. Amacımız iki romanda ana karakterler olan Refet ve Jane Eyre’in
kendi toplumlarında karşılaştıkları zorluklarla başa çıkma tarzlarıyla nasıl
bir rol model sergilediklerini analiz ederek ortaya koymaya çalışmaktır.
Çalışmada her iki roman taranarak ana karakterlerin olay örgüsü dahilinde
sergiledikleri davranışlar, düşünce yapıları ve psikolojik halleri incelenerek
nasıl bir rol model oluşturdukları incelenmiştir. Sonuç olarak Refet’in
buhranda olan Türk toplumuna eğitimli, sabırlı ve kendine yeten bir rol model
olduğu, Jane Eyre’in ise eğitim, mücadele ve sabırla sosyal hayatta yer
almasını telkin eden bir rol model olduğu kanısına varılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2018 |
Gönderilme Tarihi | 27 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 4 Sayı: 8 |
Uluslararası Beşeri Bilimler ve Eğitim Dergisi
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC-ND 4.0) ile lisanslanmıştır.