Language is a phenomenon which still keeps its mystery with its magic order and its broad range of expression even though it has been much studied on for centuries. This characteristic requires that the studies about the language should be updated and novel approaches together with traditional ones have begun to be benefited thanks to this characteristic. In particular, the meaning which is focused upon by semantics has been excluded from word and sentence patterns, and the meaning of utterance has been more focused upon by assuming that all exterior and interior language elements affect the context. Structural elements have proved to be dealt with in a functional way, and therefore, it has demonstrated that morphemes named according to their prevalent functions are indeed multifunctional and they indicate different meaning categories in utterances. The-sA affix which serves as a subject of this study is primarily called conditional mood because of its indicating a condition and it is categorised into subjunctive moods. The meaning permeability among moods, that is to say, substitution of mood usage among each other and mood morphemes in utterances marking more than one meaning category (modality) are essential to the conditional mood affix, as well. Divan and Risâletü’n-Nushiyye by Yunus Emre, who was of momentous sufis in the period of Old Anatolian Turkish due to his ability to use language and the universal lyrism effects in his poems have been studied in this research and the utterances in which conditional mood affixes take place have been sorted out in terms of meaning. It has been found out that the conditional mood affix indicates many different meanings apart from conditional mood in these religious works. This is important in the sense that 13th Century’s Turkish had the ability to produce unlimited meanings within the range of limited morphemes.
Dil, büyülü düzeni ve ifade alanının enginliği ile asırlardır üzerinde araştırmalar yapılmasına rağmen halen gizemini koruyan bir olgudur. Dilin bu yönü, üzerine yapılan çalışmaların da güncellenmesini gerektirmiş, geleneksel bakış açıları yanında yeni yaklaşımlardan faydalanılır olmuştur. Özellikle semantiğin odaklandığı anlam, sözcük ve cümle kalıplarının dışına çıkarılmış, dil içi ve dil dışı bütün unsurların bağlamı etkilediği kabul edilerek sözce anlamına ağırlık verilmiştir. Yapısal unsurlar işlev odaklı ele alınmaya başlanmış ve bu durum baskın işlevine göre adlandırılan biçimbirimlerin aslında çok işlevli olduğunu ve sözcelerde farklı anlam kategorilerini işaretlediğini göstermiştir. Bu çalışmanın konusunu teşkil eden –sA eki birincil anlam alanı olan şart bildirme işlevinden dolayı şart eki olarak adlandırılır ve tasarlama kipleri içerisinde yer alır. Özellikle tasarlama kipleri arasındaki anlam geçirgenliği yani kiplerin birbirinin yerine kullanılabilmesi ve sözcelerdeki kip biçimbirimlerinin birden fazla anlam kategorisini (kiplik) de işaretleyebilmesi şart eki için de geçerlidir. Bu çalışmada dili kullanma kabiliyeti ve şiirlerindeki lirizmin evrensel düzeydeki etkileriyle Eski Anadolu Türkçesi Dönemi’nin mühim mutasavvıflarından Yunus Emre’nin Divan ve Risâletü’nNushiyye adlı eserleri incelenmiş ve şart ekinin bulunduğu sözceler, anlam kategorilerine ayrılmıştır. Dini içerikli bu eserlerde şart ekinin şart dışında pek çok farklı anlam alanını işaretlediği tespit edilmiştir. Bu durum 13.yy. Türkçesinin sınırlı biçimbirimlerle sınırsız anlam üretebilme kabiliyetini göstermesi açısından önemlidir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilim (Diğer), Türkçe Eğitimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |