Dil, toplumların genelde düşünce ve bilinçlerini yansıtan, tarihi süreç içerisinde sürekli değişime uğrayan bir olgudur. Bu
olgunun ideolojik amaçlara hizmet ettiği, dildeki cinsiyetçiliğin toplumdaki cinsiyetçilikle paralel bir gelişim gösterdiği,
patriarkal ideoloji sahibi toplumların dilinde kadına ve onun yerine geçebilen sözcük türlerine karşı ilgisizliğe neden olduğu;
Almancanın da kendine özgü karakteristik özelliklerinden dolayı cinsiyetçi bir dil olduğu savlanmaktadır. Bu çalışmada
Almancanın cinsiyetçi bir dil olup olmadığını, varsa da hangi ölçüde olduğunu ve bu dile özgü birer belgisiz adıl olan man ve
frau zamirlerinin kullanımının yanı sıra bunların kadına karşı bakış açısına nasıl etki ettiğini ortaya çıkarmaya çalışılmıştır.
Çalışma sonucunda Almancadaki cinsiyetçiliğin ortaya çıkarılmasının zorlu ve zaman alıcı bir süreç olduğunun anlaşılmasının
yanı şu yargıya da varılmıştır: Almancada birer belgisiz adıl olan frau zamiri kimi zaman alaysı; kimi zamanda da genel eril
(generisches Maskulinum) bağlamında heterojen olup cinsiyeti olmayan man belgisiz adılı kullanılabiliniyorken, bu adılın, yani frau
belgesiz adılının cinsiyetten bağımsız kullanıl(a)madığı tespit edilmiştir. Almanca, kendi içerisinde birer belgisiz adıl olan
man/frau zamirleri yardımıyla, cinsiyete özgü eşit bir ayrım yapma olanağını vermektedir. Hem zaten bu toplumun anayasasında
da man/frau belgisiz adıllarının kullanımının eşit olması onaylanmakta ve dahi desteklenmektedir. Sürekli değişime uğrayan dil
kullanımında basit ve sıradan değişimler yerine cinsiyet eşitliği öne çıkaran bir yol izlenmelidir. Gerçi Alman dili, cinsiyet eşitliği
olan bir dil olarak kullanılabilecek çeşitli seçenekler sunabildiğinden, man belgisiz adılı hem erkek hem de kadınlar için ortak bir
zamir olarak kullanılmamalıdır. Bu türden zamirlerin kullanımından ziyade dilsel eşitliği öne çıkaran, cinsiyeti nötr olan
kavramlar tercih edilmeli; yalnızca kadınları veya erkekleri ifade eden belgisiz adılların ortak kullanılmasından kaçınılmalıdır.
Bu nedenle feminist ideolojinin ataerkil ideoloji karşısında durması için öncelikle kendi söylemini oluşturması gerekmektedir.
The language supports ideological purposes and it shows a parallel development to sexism in a society and causes in the
patriarchal ideological societies an irrelevance and slightness of women. German language has been described as a sexist language
due to the unique characteristics of its gender morphology. We try in this study to find out if German is a gender language, to
what extent sexism exists in this language, how the indefinite pronouns man and frau are using in that language, and how they
influence the speaker's perspective towards the women. In this study, we find that the eliminating of the appearance of sexism
markers or an existing negative situation towards women is a difficult and time-consuming process. In addition, the following
conclusion is drawing that the female indefinite pronouns are using sometimes ironically. In some cases, the generic masculine
generally becomes heterogeneous or asexual, with a frau used regardless of sex. Language is a mirror of thought and
consciousness, a result of historical appearance and, accordingly, subject to constant evolution. It grants and allow an equal,
gender specific distinction between indefinite pronouns man/frau. As a result, there should be only one development for
language, which leads to a gender equality. Since the German language offers a variety of options to use gender equality,
masculine Indefinites terms used as a generic term for male and female persons must be avoided. Generally, gender-neutral
markers should be used for linguistic equality between man and frau. Indefinites names that only affect frau or man, however,
must gendered. For this reason, feminist ideology must first form its own discourse to oppose the patriarchal ideology.
The language supports ideological purposes and it shows a parallel development to sexism in a society and causes in the
patriarchal ideological societies an irrelevance and slightness of women. German language has been described as a sexist language
due to the unique characteristics of its gender morphology. We try in this study to find out if German is a gender language, to
what extent sexism exists in this language, how the indefinite pronouns man and frau are using in that language, and how they
influence the speaker's perspective towards the women. In this study, we find that the eliminating of the appearance of sexism
markers or an existing negative situation towards women is a difficult and time-consuming process. In addition, the following
conclusion is drawing that the female indefinite pronouns are using sometimes ironically. In some cases, the generic masculine
generally becomes heterogeneous or asexual, with a frau used regardless of sex. Language is a mirror of thought and
consciousness, a result of historical appearance and, accordingly, subject to constant evolution. It grants and allow an equal,
gender specific distinction between indefinite pronouns man/frau. As a result, there should be only one development for
language, which leads to a gender equality. Since the German language offers a variety of options to use gender equality,
masculine Indefinites terms used as a generic term for male and female persons must be avoided. Generally, gender-neutral
markers should be used for linguistic equality between man and frau. Indefinites names that only affect frau or man, however,
must gendered. For this reason, feminist ideology must first form its own discourse to oppose the patriarchal ideology
Birincil Dil | Almanca |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 7 Sayı: 4 |