While verbs are classified according to their functions, they are divided into different categories. There are different opinions and evaluations about the roof, which is one of these categories. The basis of the disagreement is definition, term, analysis and classification headings. In addition, the explanations made with the examples given do not coincide. Thus, the roof, which is a difficult subject to understand and explain, becomes even more complex; The issue becomes inextricable.
The suffixes, known as the suffix, which are brought to the verb, which is a predicate, by declaring judgment in the sentence, have two functions. The first and essential function of these suffixes is to determine the obligatory elements of the sentence. This function is the roofing function of the annexes. The second function of the verb is to change the entity interest. In other words, it is the function of transforming the verb of becoming into the verb of being and the verb of being into being. In this respect, these appendices; affects the verb base, not the syntax. This new category of appendices can be called “görüngü”. These two categories are confused because the same attachments are used on the roof and the appearance.
In this study, the phenomenon category in Dîvânu Lugâti't-Türk has been examined. The examples taken from Ercilasun ve Akkoyunlu (2008) were evaluated considering the context. Dîvânu Lugâti't-Türk shows richness in terms of roof, as in many other issues. In the Divan, besides the roof, there is also a new category, the phenomenon, which is confused with the roof. This situation shows that the phenomenon category in Turkish existed in the 11th century and preserved its existence in the following periods.
Fiiller, işlevlerine göre sınıflandırılırken farklı kategorilere ayrılmaktadır. Bu kategorilerden biri olan çatı ile ilgili, farklı görüş ve değerlendirmeler bulunmaktadır. Görüş ayrılığının temelini tanım, terim, tahlil ve tasnif başlıkları oluşturmaktadır. Ayrıca, verilen örneklerle yapılan açıklamalar da örtüşmemektedir. Böylelikle, anlaşılması ve anlatılması güç bir konu olan çatı, daha da karmaşık bir hâle gelmekte; mesele, içinden çıkılmaz bir hâl almaktadır.
Cümlede yargı bildirerek yüklem olan fiile getirilen ve çatı eki olarak bilinen eklerin iki işlevi bulunmaktadır. Bu eklerin birinci ve aslî işlevi, cümlenin zorunlu ögelerini belirlemektir. Bu işlev, eklerin çatı kurma işlevidir. İkinci işlevi ise fiilin varlık ilgisini değiştirmektir. Yani, oluş fiilini kılış fiiline, kılış fiilini oluş fiiline dönüştürme işlevidir. Bu yönüyle bu ekler; sözdizimini değil, fiil tabanını etkilemektedir. Eklerin oluşturduğu bu yeni kategori “görüngü” olarak adlandırılabilir. Çatı ve görüngüde aynı ekler kullanıldığı için bu iki kategori karıştırılmaktadır.
Bu çalışmada, Dîvânu Lugâti’t-Türk’te görüngü kategorisi incelenmiştir. Ercilasun ve Akkoyunlu (2008)’den alınan örnekler bağlam dikkate alınarak değerlendirilmiştir. Dîvânu Lugâti’t-Türk, birçok konuda olduğu gibi çatı açısından da zenginlik göstermektedir. Divan’da çatının yanı sıra çatıyla karıştırılan ancak yeni bir kategori olan görüngü de bulunmaktadır. Bu durum Türkçede görüngü kategorisinin 11. yüzyılda da var olduğunu, sonraki dönemlerde de varlığını koruduğunu göstermektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Haziran 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 9 |
ULAKBİM-DERGİPARK Bünyesinde Faaliyet Gösteren International Journal of Filologia (IJOF) Filoloji Alanında Yayımlanan Uluslararası Hakemli, Bilimsel Bir Dergidir.