Bu çalışmanın temelini; Freud’un yaklaşık yüzyıl önce uygarlık ile insanlar arasındaki ilişkinin mahiyetini analiz ederken insanların yaşamdan beklentilerinin ne olduğuna dair sorduğu sorunun ve insanların yaşamdan beklentilerinin haz ve mutluluk olduğunu vurgulayarak verdiği cevabın güncelliğini koruduğu savı oluşturur. Çalışma, neoliberalizmin yükselişiyle birlikte insanların haz ve mutluluk arayışının ne şekilde bir tahakküm aracı olarak işlevsel kılındığına ilişkin ortaya çıkan temel araştırma sorusu etrafında şekillendirilmiştir. Çalışma, teorik temelini Freud’un psikanalitik kuramına ve bu çerçevedeki analizlerine dayandırmıştır. Böyle olmasının ilk nedeni, Freudcu psikanalizin insanın ruhsal işleyişinde haz ve mutluluğun yerine dair açıklayıcı kuramsal zenginlik barındırmasından ileri gelir. İkinci nedeni, neoliberalizmin hazza ve mutluluğa teşvik edici politikalarının ve buna yönelik bir yaşam motivasyonunun bireysel ve toplumsal yaşam için tehlikeli olacağına dair Freud’un çok önceden vurgulayarak yaptığı uyarı kapsamında değerlendirilebileceğinden kaynaklanır. Bu teorik arka plana dayanan çalışma, neoliberalizmin birey ve toplumlara pazarladığı haz ve mutluluk vaadinin bir yanılsamadan ibaret olduğu, haz ve mutluluğun sağlanması adına birey ve toplumdan taleplerinin hem birey hem de toplum ruhsallığında daha fazla tahribat, tabiiyet ve kendi kendini sömürüye yol açtığı sonucuna ulaşmıştır.
Freudyen analiz politik psikanaliz libido ve hazzın neoliberal dönüşümü mutluluk
This study is based on the assertion that Freud’s question about what people expect from life when analyzing the nature of the relationship between civilization and human beings nearly a century ago, and the answer he gave by emphasizing that people’s expectations from life are pleasure and happiness, are still up to date. The study is shaped around the main research question that emerged with neoliberalism’s rise about how people’s pursuit of pleasure and happiness is functionalized as a means of domination. The study’s theoretical basis is Freud’s psychoanalytic theory, and analyses are conducted within this framework. This is because, on the one hand, Freudian psychoanalysis contains an explanatory theoretical richness regarding the place of pleasure and happiness in the psychological functioning of human beings, and on the other hand, it can be evaluated within the scope of Freud’s warning that neoliberalism’s policies encouraging pleasure and happiness and a life motivation towards this would be dangerous for individual and social life. Based on this theoretical background, the study concludes that the promise of pleasure and happiness marketed by neoliberalism to individuals and societies is an illusion and that its demands on the individual and society in the name of providing them lead to further destruction, subordination, and self-exploitation in both individual and social psychology.
Sigmund Freud political psychoanalysis neoliberalism pleasure happiness
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyasal Teori ve Siyaset Felsefesi, Siyaset Bilimi (Diğer), Siyaset Sosyolojisi, Sosyal Psikoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 25 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 29 Mayıs 2024 |
Kabul Tarihi | 7 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 17 Sayı: 3 |
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Bu sitedeki eserler Creative Commons Attribution 4.0 International license ile lisanslanmıştır.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------