Tarih boyunca basın edebiyat ve sanatın hem öznesi hem de nesnesi olmuştur. Bu çalışmada, 17. Yüzyıldan günümüze kadar dünyadaki, Osmanlı’daki ve sonrasında Türkiye’deki sanat ve edebiyat basınının toplumsal dönüşümler açısından nasıl bir rol oynadığı ve nasıl bir dönüşüm geçirdiği incelenmiştir. Sanat basının rolü, ekonomik ve politik dönüşümler dikkate alınarak çeşitli örnekler üzerinde tartışılmıştır. Ekonomi-politik yapıda dönüşümler gerçekleştikçe, sanayileşme ile birlikte meta haline gelen sanat ürünlerinin de değiştiği, sanat değiştikçe basının da hem içerik, hem biçim, hem de oynadığı rol anlamında değiştiği görülmüştür. Aydınlanma, sanayileşme, Fransız Devrimi, 1848 Devrimleri, Büyük Buhran, I. Dünya Savaşı, II. Dünya Savaşı gibi dönemler, sanat basınını dönüştürmüştür. Aydınlanma ve sanayileşme dönemi ile birlikte, sanat dini içeriklerden uzaklaşarak sıradan insanların ilgilerine ve akılcılık ile birlikte isyan ve şiddetin yerini edebiyat ve sanat almıştır. Basın sanatı ise edebiyat ve sanat ile aktarılmak isteneni izleyiciye ulaştıran bir rol oynamıştır. Özgürlük arayışlarının ortaya çıktığı 19. Yüzyılda dergiler ve gazeteler de bu arayışın bir parçası haline gelmiştir. Özgürlük arayışlarının bir uzantısı olarak kadınlar sanat alanında daha görünür hale gelmeye başlamıştır. Savaş dönemlerinde ise, sanat ve edebiyat basını hem bir propaganda aracı olarak kullanılmıştır, hem de savaş karşıtı görüşleri yansıtmıştır. Ayrıca, bu dönemlerde yeni sanat akımları ortaya çıkmıştır. Dada ya da sürrealizm gibi akımlar, hem mevcut toplumsal düzene, hem de mevcut sanat kalıplarına karşı yeni anlayışlar öne sürmüşlerdir. Yalnızca savaş dönemlerinde değil, hemen her dönemde sanat basını politik görüşlerin bir aktarıcısı olmuştur. Yirminci yüzyılda yeni iletişim olanakları ile şairler ve diğer sanatçılar, dünyanın farklı yerlerinde tanınır hale gelmiştir. Sanat ve sanatçı, var olabilmek için basına, sanat basını ise varlığını sürdürebilmek için sanatçıların desteğine ihtiyaç duymuştur. Ayrıca bu yıllar sanatın teknoloji ile buluşmasına tanık olmuştur. Dergilerin iki boyutlu yapısı aşılmaya başlanırken, bir yandan da teknoloji, sanatın çoğaltılmasına neden olmuş, çoğaltılma ise sanatı anlamsızlaştırmıştır. Dahası, dergi ve gazetelerin sayfaları sanat haline gelmiştir. Sanat olarak kabul edilen ürünler artık, galerilerde kendilerine yer bulamayacak bir biçim alırken, eskiden sanat olarak kabul edilen üretimlerin bu çağdaki üretimleri ise sanat olarak kabul görmez hale gelmiştir. 1970’lerden sonra ise, dijital teknolojilerin hızla gelişimi ile birlikte, edebiyat ve sanat basını büyük ölçüde dijital ortama kaymıştır ve teknoloji geliştikçe sanatın anlamı da aktarılma biçimi de değişmiştir.
basın tarihi edebiyat basını sanat sanat basını sanat dergileri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 2 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 52 |