Bir kavram üretimi ve kavramlarla düşünme faaliyeti olan felsefe ile imaj üretimi ve gösterimi faaliyeti olan sinema arasındaki ilişki, günümüzde insanlığın içinde yaşadığı nihilizm, şüphecilik ve umutsuzluk krizlerine verilen en önemli yanıtlardan birisi olabilir. Felsefe, Alain Badiou’nun belirttiği gibi birbirleriyle karşıtlık ilişkisi içinde olan ya da ortak ölçüsü olmayan unsurlardaki seçimi, uyuşmazlığı ve yarığı bulmaya çalışmaktadır. Sinemadaki hareket-imaj ve zaman-imajlar ise o seçimleri, uyuşmazlıkları ve yarıkları göstermesi ve hissettirmesi sayesinde bizlere yepyeni düşünce olanakları sunmaktadır. Bu makale, sinema ve felsefe arasındaki ilişkiyi anlatan SineFilozofinin düşünceye sunabileceği imkanları tartışmaktadır.
The relationship between philosophy, which invents new concepts and thinking, and cinema, which demonstratates these, could be one of the most significant responses of nihilism to today’s scepticism and despair crisis. As Alain Badiou claimed, philosophy ascertains the choice, the incongruity and the flaw in elements which are in conflict with each other or do not have common measure. On the other hand, by means of presenting and making us feel, movement images and time-images might provide new possibilities for thought. This paper discusses the opportunities of CinePhilosophy; a term which describes the connection between movie and philosophy.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Temmuz 2016 |
Gönderilme Tarihi | 25 Mart 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 42 |