Every text, whether it pretends to be fictional or non-fictional, is a unit of ideological life which reflects social relations and joint power relations at least by breaking them due to the fact that each text is composed of words that are the products of interaction in social structure. This conception- a significant basis among sociological approaches- is a point of departure that even communication scholars communication cannot ignore. This study attempts to makes efforts to reveal what influences literature sociology has in the emergence of communication sociology and what opportunities literary journalism- which stands between objective journalism and fiction- offers for the sociological in sociological analysis of texts by considering the above mentioned conception. This point, of intersection between literature and journalism is also is also a point of blurring between fiction and reality, between subjectivity and objectivity, and between being inside and outside events and phenomena. A point where the boundaries between fiction and reality, between subjectivity and objectivity and between being inside and outside events and phenomena become indistinct. While this point poses a number of difficulties for those who are concerned with the sociology of communication, on the one hand, it also offers the opportunity to benefit from the accumulation of both the sociology of literature and the sociology of communication. This advantage probably puts literary journalism into a privileged position from the perspective of communication sociologists. This study describes the birth of literary journalism and the ties between it and modern journalism so as to concretise its position. It also examines a number of works that could be considered literary journalism, in order to highlight the possibilities offered by a sociological reading, with the idea that the sociological advantages of literary journalism have not been sufficiently exploited due to the obstacles caused by the above-mentioned difficulties. This paper discusses the sociological approach that should be taken to these works. Evliya Çelebi Seyahatnamesi (Evliya Çelebi’s Travel Book), in which fiction and reality were intertwined, was analysed for this purpose by making reference to the picaresque novel Tamaşa-yi Dünya ve Cafakaru Cefakeş (watching the World with Enjoyment) by Evangelinos Misailidis- the owner of the newspaper Anatoli- and to certain excerpts from the book Mahkeme Röportajları (interviews at the Law Court) by Cemal Refik.
literary journalism communication sociology interview fiction travel book
Kurmaca ya da gerçeklik iddiasındaki her metin, toplumsal yapı içerisindeki etkileşimin ürünü kelimelerden oluşması nedeniyle, sosyal ilişkileri ve onların ortak güç ilişkilerini kırarak da olsa yansıtan ideolojik yaşam üniteleridir. Sosyolojik yaklaşımlar içerisinde önemli bir dayanak olan bu anlayış, iletişim akademisyenlerinin de göz ardı edemeyeceği bir çıkış noktasıdır. Yukarıdaki anlayış dikkate alınarak bu çalışmada, edebiyat sosyolojisinin, iletişim sosyolojisinin ortaya çıkışında nasıl bir etkide bulunduğu ve nesnel gazetecilik ile kurmaca arasında yer alan edebi gazeteciliğin metinlerin sosyolojik incelenmesi açısından ne tür olanaklar sunduğu, örnekler üzerinden ortaya konmaya çalışılacaktır. Edebiyat ile gazeteciliğin kesiştiği bu nokta aynı zamanda kurmaca ve gerçeklik, öznellik ve nesnellik, olay ve olguların içinde veya dışarısında oluş durumuna ait sınırların da belirsizleştiği bir noktadır. Bu nokta bir yandan iletişim sosyolojisi ile ilgilenenler açısından birtakım güçlükler ortaya çıkartırken diğer yandan hem edebiyat sosyolojisinin hem de iletişim sosyolojisinin birikiminden yararlanma olanağını da beraberinde getirmektedir. Bu avantaj belki de edebi gazeteciliği iletişim sosyologları açısından ayrıcalıklı bir konuma getirmektedir. Bu konumu belirginleştirmek açısından çalışmada edebi gazeteciliğin doğuşu ve modern gazetecilikle bağı üzerinde durulmuştur. Ayrıca yukarıda bahsedilen güçlüğün yarattığı engellerden dolayı henüz edebi gazeteciliğin sosyolojik avantajlarından yeterince yararlanılmadığı düşüncesi ile sosyolojik okumanın olanaklarını öne çıkartmak için edebi gazetecilik olarak nitelenebilecek bazı yapıtlar ele alınmıştır. Bu yapıtlara yönelik sosyolojik yaklaşımın nasıl olması gerektiği tartışılmaya çalışılmıştır. Bu amaçla gerçekliğin ve anlatının birleştiği Evliya Çelebi Seyahatnamesi, Anatoli gazetesinin sahibi Evangelinos Misailidis’in yazdığı pitaresk roman Tamaşa-yi Dünya ve Cefakaru Cefakeş ve Cemal Refik’in Mahkeme röportajları öykü kitaplarından bazı örnekler diğer ilgili bazı metinlere de göndermeler yapılarak analiz edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim Çalışmaları |
Bölüm | İnceleme Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Temmuz 2024 |
Gönderilme Tarihi | 17 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 6 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 67 |