İlk Çağ’dan beri filozofların temel problemlerinden olan nefsin varlığı, mahiyeti, ölümsüzlüğü
ve bedenle ilişkisi konuları, İbn Sînâ metafiziğinin de ontoloji ve epistemoloji arasında köprü
görevi gören önemli tartışmalarındandır. İbn Sînâ’nın nefs anlayışı hem Platon hem de Aristoteles
felsefeleriyle benzerlikler taşısa da birçok yönüyle ikisini de aşan konumdadır. Ruh-beden problemi
denildiğinde akla gelen ilk isim olan Descartes’tan çok önce, İbn Sînâ’nın da nefs-beden problematiğini
sistematik bir yaklaşımla göz önüne serişi takdire şayandır. Bu amaçla, bu çalışma öncelikli olarak
İbn Sînâ’nın nefs teorisini nefsin tanımı, özü, işlevi ve önemi bağlamında değerlendirmeye alacak,
daha sonra bu teorinin izlerini modern zihin felsefesi tartışmalarında arayacaktır. Özellikle, İbn
Sînâ ve Descartes felsefeleri nefs-beden ilişkisi huşunda karşılaştırılacak, güçlü ve zayıf yönleri
tespit edilmeye çalışılacaktır. İbn Sînâ’nın uçan adam istiaresi ile ortaya koyduğu nefsin bedenden
ayrı bir töz olduğu fikri ile Descartes’in ruh-beden düalizminin örtüştükleri ve ayrıştıkları
meselelerden yola çıkarak, İbn Sînâ’nın nefs teorisi modern zihin felsefesi içinde konumlandırılmaya
çalışılacaktır.
Nefs Teorisi Descartes Zihin Felsefesi İslâm Felsefesi İbn Sīnā Ruh-beden ilişkisi problemi
Islamic Philosophy Philosophy of Mind Avicenna Descartes Soul Mind-Body Problem
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 24 Ekim 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 49 |