Göç, köken ülkeden ev sahibi ülkeye uzanan bir kimlik sürecini ifade eder. Bu süreçte göçmenler kültürel, dini, siyasal aidiyetlerini yeniden yorumlamakta ve bu yeniden yorumlama şekli, ev sahibi ülkenin vatandaşlığını algılama biçimine de etki etmektedir. Bu çalışma, kimlik aidiyetleri ile Fransız vatandaşlığı algıları arasındaki farklı etkileşim biçimlerini yarı yapılandırılmış görüşmelere dayalı olarak incelemeyi amaçlamaktadır. Bu analize göre göçmenler ve çocuklarının Fransız vatandaşlığına ilişkin algıları kültürel, dini ve siyasal aidiyetlerine göre farklılık göstermektedir. Bu bağlamda Türk göçmenler homojen bir grup değildir. Görüşmelere dayalı olarak Türk göçmenlerin vatandaşlık algılarını iki şekilde tanımlamak mümkündür; biri üstlenilen, diğeri sınırlı vatandaşlık. Üstlenilen vatandaşlık, Fransız vatandaşlığı ile kimlik aidiyetleri arasındaki uzlaştırıcı ilişkiye dayalı bir algı biçimidir. Bu vatandaşlık algısında, köken topluluğu Fransa ile ilişkilerde bir köprü grubu haline gelir. Sınırlı vatandaşlık durumunda ise, göçmen, öznel/topluluk/evrensel aidiyetleri nedeniyle Fransız toplumuyla az ya da çok mesafeye sahiptir. Bireylerin grup aidiyeti, hem vatandaşlığın tüm bireyleri eşitlikçi bir şekilde birleştiremeyeceği fikrinden hem de bireylerin dini-kültürel kimliklerini değişime karşı korumak için bir strateji geliştirmesinden dolayı Fransız vatandaşlığına karşı bir direnç kaynağı oluşturmaktadır. Bu çalışma, sıradan vatandaşlığı katılımcıların algıları üzerinden ele almayı amaçlamıştır. Göçmenlerin sıradan vatandaşlık algılarının araştırılması göçler çağında ev sahibi ülkelerdeki tartışmalara önemli bir katkı sağlayacaktır.
Tez danışmanım Yves Déloye’ya tez sürecinde sağladığı destek ve yönlendirmelerinden dolayı teşekkür ederim.
Migration refers to an identity process from the country of origin to the host country. In this process, migrants reinterpret their cultural, religious, political affiliations, and this reinterpretation also affects how they perceive the citizenship of the host country. This study aims to analyze the different forms of interaction between identity belongings and perceptions of French citizenship, based on semi-structured interviews. According to this analysis, immigrants and their children's perceptions of French citizenship vary according to their cultural, religious, and political affiliations. In this context, Turkish migrants are not a homogeneous group. Based on the interviews, it is possible to define Turkish migrants’ perceptions of citizenship in two ways; one engaged and the other limited. Engaged citizenship is a form of perception based on a reconciling relationship between French citizenship and identity belongings. In this perception of citizenship, the origin community becomes a bridge group in relations with France. In the case of limited citizenship, the migrant has more or less distance from French society due to their subjective/community/universal affiliations. The group affiliation constitutes a source of resistance to French citizenship, both from the idea that citizenship cannot unite all individuals in an egalitarian way and that the individuals develop a strategy to preserve their religious-cultural identity against change. This study aimed to address ordinary citizenship through the perceptions of the participants. Investigating ordinary citizenship perceptions of immigrants will contribute to the debates in host countries in the age of migration.
Migration identity belongings citizenship Turkish migrants France
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Temmuz 2022 |
Gönderilme Tarihi | 20 Şubat 2022 |
Kabul Tarihi | 8 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
This work licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.
Please click here to contact the publisher.