Kıbrıs Sorunu uzun yıllardan beri Türk dış politikasının öncelikli konusu olmuştur. Bilindiği gibi Kıbrıs Adası 1571’de Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilmiştir. Britanya İmparatorluğu ise Osmanlı İmparatorluğu’nun 1878’lerdeki durumundan faydalanmak istemiş ve “sözde günü geldiğinde çıkmak kaydı” ile Kıbrıs’a yerleşmiştir. Ancak Birinci Dünya Savaşı’nıbahane eden İngiltere daha savaşın başında Kıbrıs’ı tek taraflı ilhak etmiştir. Ardından, Sevr Antlaşması ile Anadolu’nun bir çok bölgesini bıraktığı gibi Kıbrıs’ı da İngiltere’ye resmen bırakılmıştır. Lozan Antlaşması’ndan sonra da Türkiye, Kıbrıs’ın İngiliz toprağı olduğunu kabul etmiştir. Ancak adada yüzyıllardır devam eden Rumların “Enosis” yani “Yunanistan’a İlhak” istekleri hep süre gelmiştir. Rumların bu istekleri 1950’li yılların ortasında ve 1960’lı yılların başlangıcında daha da dozunu arttırarak ve şiddet eylemlerine dönüşerek devam etmiştir. Kıbrıs sorunu, o günler de Türkiyegündeminin birinci sırasına oturmuş ve milli bir politika haline dönüşmüştür. İngiltere içinse durum biraz daha farklı. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra eski emperyalist gücünü kaybeden İngilizler ayrıca Süveyş hezimeti sonrası kaybettikleri prestijlerini de yeniden kazanmak ve ABD’nin ardından bölgede söz sahibi olmak istiyorlardı. Türkiye ve İngiltere’nin çıkarları kimi zaman istemeyerek birleşse de özünde hep çatışmıştır. Biz de bu çalışmamızda iki devletin Kıbrıs politikalarını karşılaştırmalar yaparak ele almaya çalışacağız
The Cyprus issue has been priority issue of the Turkish foreign policy for many years. As is known, the Cyprus Island conquered by the Ottoman State in 1571. In 1878, the British Empire took advantage of the situation in those days, and placed to the island “when the so-called day come.”However, the Britain pretended the First World War, and unilaterally annexed the Cyprus at the beginning of the war.Then, withtheTreaty of Sevr, Cyprus offically left to Britain.After theTreaty of Lausanne, Turkey accepted that the Cyprus was a British territory. Hardly, the GreekCypriots “Enosis” whimsical which is “Annexation to Greece” has always been willing.Their desire continued in the mid-1950’s and at the begging of the 1960’s by increased thed ose, and turned in to acts of violence.In those days, the Cyprus issue was seated in the first row in theTurkish agenda, and became a national policy.On the other hand, thesituation was different for the Britain. Becasue the Britain lost its imperialist power after the Second World War, anda ftert heSuez thrasing they wanted Cyprus for re-dominating theMiddle East or at least to saved Its’ old reputation after the United States of America. Turkeys’ and Britains’ interests sometimes unintentionally united in essence has always been clashed. We will try to explain the Cyprus policy of these two states by comparing them.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ekim 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 3 Sayı: 1 |