Etrafında geniş bir yazın oluşan kalkınma kavramı/sorunsalı, İkinci Dünya Savaşı’ndan günümüze sosyal bilimlerin popüler konularından biridir. Dünya eşitsizliği, az gelişmişlik, gelişmişlik ve gelişmekte olan gibi tartışmaları içine alan kalkınma kavramı/sorunsalı, görece yeni bir kavram olmasına rağmen tarihsel bir yaklaşımla ele alınmayı da gerektirmektedir. Zira kavram, Batı Düşüncesinin gelişim süreciyle paralellik göstermektedir. Kavramın yükselişi ve düşüşü de Batı Düşüncesinin sosyolojik ve politik yönelimleriyle sıkı bir şekilde ilintilidir. Bu yönüyle kalkınma ya da gelişme yazını üç önemli döneme ayrılabilir. Kalkınma/gelişme yazınının birinci döneminin tarihsel/epistemolojik temelleri (kapitalist) modernleşme sürecinde atılmıştır. Bu dönem (19. yüzyıl), Aydınlanma sonrası bilimler aracılığıyla toplumun disipline edilmesine ve “kapitalizmin bilimi olan iktisat”ın çıkışına işaret etmektedir. Gelişme yazınının ikinci aşaması İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra gelişmiştir. 1970’li yıllardaki “petro-dolar” krizi sonrası ise gelişme yazınının üçüncü ve son evresini oluşturmaktadır (Ercan, 2006).
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ekonomi, Sosyoloji |
Bölüm | Kitap Tanıtımları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 4 Sayı: 8 |