Problems that emerged after the Prophet’s death and was unavailable in nass (verses) led
companions to ijtihad by ray and this application of companions was continued by ummah. At
this point emerged problems of mistake-correct in ijtihad. In this discussion fuqahâ (jurist)
was divided into two group generally. The first grup said that there is not verse about
everything in Quran and Hadith. Therefore, on some issues it is necessary to ijtihad by ray.
The second group said that there are verses about each issue in Quran and Hadith. In this
regard there should be only one correct provision. They assessed the provisions except that
correct one as a incorrect. At this point Ghazali was involved in first group.
Hz. Peygamber’in vefatından sonra ortaya çıkan ve hükmü mevcut nasslarda bulunmayan olaylara çözüm bulma ihtiyacı sahâbeyi re’y ile ictihada yöneltmiş, sahabenin bu uygulaması daha sonra ümmet tarafından devam ettirilmiştir. Bu noktada müctehidin ictihadı sonucunda tutturması gerekli muayyen bir doğrunun varlığı ve buna ulaşıp ulaşamayacağı yani ictihatta hata/isabet problemi ortaya çıkmıştır. Bu tartışmada usûlcüler genel olarak iki gruba ayrılmışlardır. Bunlardan birinci grup, hakkında nass bulunmayan her olaya dair Allah’ın muayyen bir hükmünün bulunmadığını, bu tür konularda Allah’ın hükmünün müctehidin zannına tâbi olduğunu savunmuşlardır. Bu görüşü benimseyenler usûl literatüründe “musavvibe” olarak adlandırılmışlardır. İctihadda hata isabet tartışmasında ikinci grup, hakkında nass bulunmayan her olaya dair Allah’ın muayyen bir hükmünün bulunduğunu, müctehidin talebinin bu hükme ulaşmaya yönelik olduğunu ve müctehidlerden sadece birinin bu hükme ulasıp “musîb” olacağını, diğerlerinin ise hükme ulaşamayıp “muhtî” olacağını savunmuşlardır. Bu görüsü benimseyenler de usûl literatüründe “muhattıe” olarak isimlendirilmiştir. İctihadda hata-isabet tartışmalarında görüşlerini analiz etmeye çalıştığımız Gazâli, musavvibeden olup, ictihad şartlarını kendinde toplayan her müctehidin ictihadî konularda vermiş oldukları tüm fetvaların doğru olduğunu savunmuş ve bu görüşlerini ispatlamaya çalışmıştır
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt 3 (Özel Sayı 1) |