The efforts of the European states to form an alliance with the Eastern states for their political and economic interests goes back to the Akkoyunlu and even the Ilkhanians. To stop the advance of the Ottoman Empire, the Greek Empire of Venice and Trabzon sent envoys to Uzun Hasan, the ruler of the Akkoyunlu state, and made an offer of alliance against the Ottoman Empire. The same policy continued in the XVI. century. At the beginning of this century the Safevîd state had a strategic position where European states could obtain political and commercial interests to ally against the Ottoman Empire. The geographical location of the Safevîd state and the acceptance of the Shi'a as official religion of the state provided a unique opportunity for the European states seeking to conquer the Ottoman Empire. Similarly, it was inevitable for the Safevîd Shi'ite state, stuck between the surrounding Sunni Muslim states and claiming the leadership of Islam, to establish relations with European states. It wasn’t possible for the Safevîd state to fight alone against the Ottoman Empire, which it considered as biggest rival in terms of sect, politics and economy. The Safevîd state, which was trying to gain superiority over the Ottoman Empire, adopted alliance with Portugal, which came to Iranian waters with imperialist aims, as a strategy. This essay is based exclusively on Persian sources, which describes the political and economic interests of the Safevîd state and the strategic cooperation with Portugal. It also attempts to explain Portugal's policy towards imperialist objectives.
Avrupalı devletlerin Doğu devletleri ile siyasi ve iktisadi çıkarları için ittifak kurma çabaları Akkoyunlulara hatta İlhanlılara kadar uzanmaktadır. Osmanlı Devleti’nin ilerleyişini durdurmak isteyen Venedik ve Trabzon Rum İmparatorluğu Akkoyunlu Devleti Hükümdarı Uzun Hasan’a elçiler göndermiş ve Osmanlı’ya karşı ittifak teklifinde bulunmuşlardır. XVI. yüzyıla gelindiğinde yine aynı politikanın devam ettiği görülmektedir. Bu yüzyılın başında kurulan Safevî Devleti, Avrupalı devletlerin Osmanlı karşısında ittifak yapabilecekleri siyasi ve ticari çıkarlar elde edebilecekleri stratejik bir konuma sahipti. Safevî Devleti’nin hem coğrafi konumu hem Şii mezhebini devletin resmi dini olarak kabul etmesi Osmanlı Devleti’ni kıskaca almak isteyen Avrupalı devletler için eşsiz bir fırsat sunmuştur. Aynı şekilde etrafını çevreleyen Sünni Müslüman devletler arasında sıkışan ve İslam’ın liderliği iddiasında bulunan Şii Safevî Devleti için Avrupalı devletlerle ilişki kurmak kaçınılmaz olmuştur. Safevî Devleti’nin mezhebi, siyasi ve iktisadi bakımdan en büyük rakibi olarak gördüğü Osmanlı Devleti’ne karşı tek başına mücadele etmesi mümkün değildi. Osmanlı Devleti’ne karşı üstünlük elde etmeye çalışan Safevî Devleti, bu gerçeklik doğrultusunda emperyalist hedeflerle İran sularına gelen Portekiz ile iş birliği yapmayı bir strateji olarak belirlemiştir. Bu makalede tamamıyla Farsça kaynaklar dikkate alınarak Safevî Devleti’nin siyasi ve iktisadi çıkarları için Portekiz ile ilişki kurmasını başlatan süreç, Safevî Devleti’nin takip ettiği strateji ele alınırken aynı zamanda Portekiz’in emperyalist hedeflerle hareket ederek bölge devletlerine karşı uyguladığı politika gözler önüne serilmeye çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 (CC BY NC) International License.
İran Çalışmaları Dergisi bilginin yayılması ve zenginleşmesi için Açık Erişim Politikasına uymaktadır.