21. yüzyılda devam etmekte olan
en uzun süreli, görünür ve şiddet içeren çatışmalardan birisi olan Filistin-İsrail
çatışmasını, paradoksal bir uluslararası ilişki biçimi olan Almanya ve İsrail
ilişkisinden ayrı düşünmek mümkün değildir. Bugün Almanya Avrupa’da birinci,
dünyada ise ABD’den sonra ikinci İsrail’in en yakın müttefiki durumundadır. Diğer
taraftan Filistin ve Almanya ilişkilerinde İsrail çıkmazından kaynaklı iniş ve
çıkışlar yaşanmakta, Almanya kendi kamuoyundan zaman zaman olumsuz sesler
çıkmasına rağmen koşulsuz İsrail desteğini bir mecburiyet olarak ilan etmekte
ve bu dostluğu kendilerine verilmiş bir tarihsel yükümlülük olarak görmektedir.
Almanya, sınırları belirgin kara toprağında yaşanmasına rağmen etki ettiği alan
açısından çok geniş olan Filistin-İsrail çatışmasında bir taraf mıdır? Taraf
olmak istemekte midir yoksa böyle olmaya mecbur mu bırakılmaktadır? Taraf olmak
kendi ülke çıkarlarına uygun mudur? Sorularına bu çalışmada cevap aranmaktadır.
Günümüzde çatışmalar çok boyutlu yaşanmakta, iyi yönetilebilen, şiddet
içermeyen çatışmalar savaş safhasına geçilmeden diplomasi ile sürdürülebilir
düzeyde kalabilmektedir. Çalışmada Filistin-İsrail çatışmasının ne ölçüde buna
imkan tanıdığı Almanya ilişkileri bağlamında tartışılmaktadır.
It is not possible to think of the
Palestinian-Israeli conflict, one of the longest-running, visible and violent
conflicts that continue in the 21st century, apart from the paradoxical form of
international relations Germany and Israel. Today Germany is the first in
Europe and the second in the world after USA closest ally of Israel. On the
other side, Palestinian and German relations are being in two minds due to the
Israeli stalemate, Germany declares unconditional Israeli support as an
obligation, despite the occasional negative voices of its public opinion, and regards
this friendship as a historical obligation to them. Is Germany a party in the
Palestinian-Israeli conflict, which is very broad in terms of its area of
influence, despite it happens on the marked borders of certain territory. Does it
wants to be a party/ side or is it forced to do so? Is being a party
appropriate for your own country interests? The answer for these questions is
searched for in this article. Today, conflicts are multidimensional and
well-governed, non-violent conflicts can remain sustainable with diplomacy
before the war. In this study, the extent to which the Palestinian-Israeli
conflict allows this is discussed in the context of German relations.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 1 |