Abd al-Rahman b. Muāwiya took under his control al-Andalus in 139/756 and rebuild Umayyad administration, which was destroyed by Abbasids in the East. Spanish Umay-yads has developed the diplomatic relations with its neighbours like Castile, Leon, and Aragon kingdoms in the Iberian Peninsula from its establishment until 422/1031 when collapsed. It is known that these relations had firstly started towards the middle of the 3-9th century when the Byzantine Empire, from outside the peninsula, sent an ambassador to Abd al-Rahman II. Shortly after the ambassador arrived in Cordoba, Abd al-Rahman II sent a group of ambassadors to the Normans and the Holy Roman-German Empire. Therefore, the Spanish Umayyads had established the diplomatic relations with the im-portant states of the period. At the reign of Caliph Abd al-Rahman al-Nāsir, who declared the caliphate in al-Andalus in 317/929, the relations of the state reached a wider geog-raphy thanks to the new tie with the Caspians like the continuing connections to the other empires. The diplomatic relations had some effects and contributions on the fields such as economy, science and art in addition to its political results. In this context, the article tries to explain the diplomatic relations between the Spanish Umayyads and the Byzan-tine Empire and its effects on scientific life and art in al-Andalus.
Spanish Umayyads Byzantine Empire diplomacy scientific life art
Abdurrahman b. Muâviye’nin 139/756 yılında Endülüs idaresini kontrolü altına almasıy-la, doğuda Abbâsîler tarafından yıkılan Emevî Devleti Endülüs’te yeniden hayat bulmuş-tur. Endülüs Emevî Devleti kuruluşundan yıkıldığı 422/1031 yılına kadar geçen yaklaşık üç yüzyıllık dönem boyunca İber Yarımadası’ndaki komşu Kastilya, Leon ve Aragon gibi Hıristiyan krallıkların yanı sıra çeşitli devletlerle ikili ilişkiler geliştirmiştir. Bu ilişkilerin daha uzak bir bölgeyle ilk kez III/IX. yüzyılın ortalarına doğru Bizans İmparatorluğu tara-fından II. Abdurrahman’a gönderilen bir heyetle başladığı bilinmektedir. Bizans elçisinin Kurtuba’ya gelişinden kısa bir süre sonra aynı hükümdar döneminde Normanlar ve Kut-sal Roma-Germen İmparatorluğu’na elçi gönderilmiş, böylece Endülüs Emevî Devleti’nin dönemin önemli devletleriyle diplomatik münasebetler kurması sağlanmıştır. 317/929 yılında Endülüs’te halifeliği ilan eden Abdurrahman en-Nâsır döneminde Bizans İmpara-torluğu ve Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu’yla devam eden diplomatik münasebetle-re Hazarlarla tesis edilen ilişkiler de eklenerek devletin ilişkileri daha geniş bir coğraf-yaya ulaşmıştır. Söz konusu diplomatik münasebetlerin siyasî sonuçlarının yanı sıra ekonomi, ilim ve sanat gibi alanlar üzerinde etkileri ve katkıları da görülmüştür. Bu ça-lışma, Endülüs Emevî Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasındaki diplomatik münasebet-leri ve bu münasebetler yoluyla Endülüs’te ilmî hayatta ve sanat alanında görülen Bizans etkilerini incelemeyi hedeflemektedir.
Endülüs Emevî Devleti Bizans İmparatorluğu diplomasi ilmî hayat sanat
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 20 Nisan 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 35 |