The Qasidah Bânat Su‘âd, which belongs to the Kâ‘b ibn Zuhayr, son of one of the muallaka poets, Zuhayr ibn Abî Sülma, and consist of about sixty couplets, is a poem of apology, so to speak, that contains the poets remorse for his aggressive attitudes towards Islam before he became a Muslim. The qasidah, which has a special place in Islamic culture and literature, is one of the literary products that Ottoman authors were interested in, as it has an interesting story with its aspects such as being read in the presence of the Prophet and giving the poet prophet’s cardigan as a gift. One of the concrete reflections of this interest is the many com-mentaries, translations, etc. written on the qasidah. ‘Abd al-Bâqi ibn Ah-mad’s translation of The Qasidah Bânat Su‘âd has the distinction of being one of the rare works that add a different color to the literature with is distinctive features such as being in verse and annotation. In this article, the aforementioned annotated translation has been brought to the world of science by being published in motion from two identified copies, and its academic value has been tried to be revealed by subjecting it to a scienti-fic examination.
Kâ‘b ibn Zuhayr qasidah Bânat Su‘âd ‘Abd al-Bâqi ibn Ahmad poetical translation
Muallaka şairlerinden Züheyr b. Ebî Sülmâ’nın oğlu Kâ‘b b. Zü-heyr’e ait olan ve yaklaşık altmış beyitten oluşan Bânet Su‘âd kasidesi, şairin Müslüman olmadan önce İslâm’a karşı takındığı saldırgan tavırla-rından dolayı pişmanlığını içeren, deyim yerindeyse, bir özür şiiridir. Hz. Peygamber’in huzurunda okunması, şairine peygamber hırkasının hediye edilmesi sonucunu doğurması gibi yönleriyle ilginç bir hikâyesi bulundu-ğu için İslâm kültür ve edebiyatında kendisine özel bir yer edinen kaside, Osmanlı müelliflerinin ilgi gösterdiği edebî ürünlerden biridir. Bu ilginin somut yansımalarından biri, kaside üzerine yazılmış çokça şerh, tercüme, nazire vb. türde verilen eserlerdir. Osmanlı topraklarında bu sahada yapı-lan çalışmaların önemli bir kısmını, kasidenin Türkçe şerh ve tercümeleri oluşturur. 18. yüzyılın ikinci yarısında hayatta olduğu anlaşılan Osmanlı ediplerinden Abdülbâkî b. Ahmed’in Bânet Su‘âd tercümesi, manzum oluşu ve şerh mahiyeti taşıması gibi özellikleriyle literatüre ayrı bir renk katan nadir eserlerden biri olma özelliğine sahiptir. Bu makalede, mezkur şerhli tercüme, tespit edilen iki nüshasından hareketle neşredilerek ilim dünyasına kazandırılmış ve ilmî bir tetkike tabi tutularak akademik değeri ortaya konmaya çalışılmıştır.
Kâ‘b b. Züheyr kaside Bânet Su‘âd Abdülbâkî b. Ahmed manzum tercüme
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 30 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 39 |