Sivil toplum kavramının ortaya çıkışı Antik çağlara kadar gitmektedir. Kavramın gönüllülük ve kolektif yapıların bir arada bulundurulması anlamında
yaygın kullanımı görülmekle birlikte, sivil toplum dar anlamda devlet otoritesi
ve kanun gücü altında yönetilen siyasi bir topluluğu ifade etmek için kullanılmaktadır. Çalışmada sivil toplumun kavramsal ve tarihsel çerçevesi Antik
yunandan başlayarak ele alınmakta olup, Gramsci’nin sivil toplum kavramına
yönelik getirdiği ideoloji ve hegemonya tartışması ekseninde gelişimine yer
verilmektedir. Gramsci, egemen sınıfların sivil toplum üzerinde açıkça değil
ancak örtülü şekilde uyguladığı kültürel tahakkümü hegemonya olarak adlandırmış ve bu alanı rızaya dayalı hegemonya alanı olarak kabul etmiştir. Bu
bağlamda Marksizm’in alt-üst yapısalcı analizinde Gramsci’nin sivil toplumunun konumlandırdığı yer, tarihsel blok ve aydınlar ekseninde açıklanmaktadır.
Gramsci Sivil Toplum Hegemonya İdeoloji Tarihsel Blok Aydınlar
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 6 Sayı: 11 |