R.G.Collingwood, otobiyografik eseri Bir Özyaşam Öyküsü’nde,
genç okuyuculara, okumalarında kılavuz feneri olarak hizmet edecek genel
metodolojik bir maksim geliştirir: “Bir düşünürün öğretileri kendi kendine
sorduğu sorulara verdiği yanıtlardan oluşur, sorulardan bir şey anlamayan
birinin bu öğretilerden bir şey çıkarması beklenemez” (Collingwood 1996: 46).
Collingwood’un “soruyanıt mantığı” adını verdiği bu genel metodolojik maksimi,
anlamanın yanıtlardan ziyade sorular üstüne bina edildiği telkininden daha
fazlasını içeren bir tarzda okumak mümkündür. İlkin, bir düşünürün “kendine
sorduğu sorular”, hayatın kendine özgü dinamik ritmi içinde sorunlar olarak
tecrübe edilirler ve tarih içinde görünüşe çıkarlar. Tarihin düşünürün önüne
koyduğu bu sorular, aynı anda onları hem yeniden üreten hem de sorgulamaya açan
kendi somut tarihsel bağlamları içinde anlaşılmayı gerektirirler. Zira,
düşünürün konumlandığı “mevziinin somut tarihsel tes-piti”, düşüncelerine
hakiki giriş yoludur (Collingwood 1996: 35-36, 48, 51; Meier 1998:131-132;
Günsoy 2010b:1) Bu minvalde, bu yazı bir Alman hukukçu, politik aktör, politik
teolog ve düşünür olarak Carl Schmitt’in entelektüel gelişim evrelerini
gösteren bir biyografi sunmayı amaçlamaktadır.
R. G. Collingwood in his An Autobiography has offered a
general methodological maxim to be used by young readers as a guide: “a
philosopher’s doctrines are his answers to certain questions he has asked
himself, and no one who does not under-stand what the questions are can hope to
understand the doctrines” (Collingwood 1939:55). It is possible to interpret
this formula which is called “a logic of question and answer” by Collingwood
(Collingwood 1939:36-37) in a way that includes more than merely the suggestion
that the answer is based on very questions. First of all, the questions a
philosopher asks himself/herself are experienced as problems in the dynamic
rhythm of life and appear ves in history. These questions confronted by history
require from a philosopher to understand them in their concrete context which
is simultaneously both reproduced and open to interrogation. The “concrete
historical determination of the position” that a philosopher is situated in is
perceive by him/her as the true entrance to his/her thoughts. (Collingwood
1939: 37-42; Meier 1998:131-132; Herrero 2015: 4) In the manner sketched above,
the purpose of this article is to offer a short biography which illustrates
intellectual and personal stages of development of Carl Schmitt as a German
political jurist, political theologian, political actor and political
philosopher.
Carl Schmitt Biography Catholicism Nazism The Political Nomos
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 46 |