19. yüzyıl, sömürgeciliğin klasik dönemi olduğu gibi,
Avrupamerkezci yayılmacılığın da “klasik biçimini” aldığı dönemdir.
Avrupa, ele geçirdiği dünya egemenliğini
halen tartışmasız şekilde elinde tutmaktadır. Bu konuda onun en büyük
yardımcısı “sosyal bilimler” olmuştur. Sosyal bilim yapıları Avrupamerkezci
düşüncenin yayılması ve kökleşmesinde önemli rol oynamış, Batı’nın kendini
merkeze alarak koyduğu kuram ve paradigmalar küresel bir özelliğe
büründürülmüştür. Bu yazıda Avrupamerkezci düşüncenin yanlışlığı ele alınarak
sosyal konuların pozitif bilimler gibi kesinlik taşımadığı, dolayısıyla kendi
sosyal yapımızı Batılı sosyal kuramlarla anlamamızın imkânsızlığı savunuluyor.
Avrupamerkezcilik Sömürgecilik Sosyal bilimler Tutsak zihin Akademik bağımlılık Entelektüel emperyalizm
19th. century is the period of colonialism and Eurocentrism
as well. Europe still retains his dominance undisputedly. In holding this power
“social sciences” has been the biggest supporter. The structures of social
sciences has played active role in distributing and rooting the thought of
Eurocentrism and by doing that gradually the theories and paradigms of West
globalized. In this article we discuss the fallacy of the thought of
Eurocentrism within the perspective that social sciences can not be seen like
exact sciences and thus we can’t understand our structure of society through
western social theories.
Eurocentrism colonialism Social Sciences Captured Mind Academic Dependence Intellectual Imperialism
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 47 |