Kadın dünyası edebiyatta pek çok açıdan ele alınmış ve alınmaya devam etmektedir. Özellikle toplumun en küçük yapı taşı olan ailenin temeli olarak kadın, hayatın içinden hikâyelerle bezenerek zenginleşen bir motif olarak öne çıkmaktadır. Geçmişten günümüze değişen toplum yapısı, olumlu ya da olumsuz anlamda, çoğunlukla kadına has bir statü belirlemeye eğilim göstermiştir. Bu açıdan bakıldığında edebiyatta kadın motifi feminist eleştiri başta olmak üzere pek çok açıdan irdelenmiştir. Bazen birey, bazen kahraman, bazen eş, bazen anne bazen ise bir tanrıça olarak karşımıza çıkan kadın, dünya edebiyatını beslemektedir. Bu çalışmada, iki farklı kültüre ait romanlar kadın ekseninde ele alınacaktır. Nazan Bekiroğlu’nun Mücellâ ve Laura Esquivel’in Acı Çikolata adlı eserleri üzerinden toplum ve anne tarafından baskılanan kadın karakterler ve bu karakterler üzerinden derinleştirilen anlatılar karşılaştırmalı bir yaklaşımla incelenecektir. Pek çok toplum tarafından kadına biçilen evlilik rolünü zıtlıklarıyla odak noktasına alan bu iki eser karşılaştırılırken özellikle anne-kız ilişkisi, kadına dönük toplum baskısı ve kadınların baskılara karşı geliştirdiği bireysel savunma mekanizmalarının üzerinde durulacaktır. Türk ve Meksika edebiyatlarından seçilen eserlerin karşılaştırılması sırasında bu iki kültürün ayrıştığı ve yakınlaştığı noktalar da yine kadın karakterler üzerinden sosyalist feminist edebiyat eleştirisi aracılığıyla ele alınacaktır. Anne, aşk, evlilik, çeyiz ve mutfak motiflerinin bambaşka dünyaları yansıtan edebi eserlere dönüşümü tartışılacak ve bu yönde çıkarımlar yapılacaktır.
Women have continued to be dealt with from different perspectives in literature. Women are at the base of the family structure and come to the fore as a motif enriched through stories knitted with the realities of life. From history to the present, the social structure tended to positively and negatively identify women’s status. For this reason, women have been examined based on many aspects of literature, especially from a feminist perspective. Women are sometimes depicted as individuals, heroes, wives, mothers, or goddesses and have inspired world literature. This study will discuss female characters through novels from different cultures. It will analyze Nazan Bekiroğlu’s (2015) Mücellâ and Laura Esquivel’s (1989) Like Water for Chocolate using a comparative approach to the female characters who are oppressed by society and their mothers and to the deep narratives built around these characters. These two works focus on the role of marriage that is assigned to women from different perspectives. During the comparison, the article will discuss issues such as the motherdaughter relationship, social oppression against women, and women’s defense mechanisms. These two works selected from Turkish and Mexican literature will be examined with a socialist feminist literary criticism by considering the differences and similarities between these two cultures. In addition, the article will discuss how motifs such as mother, love, marriage, dowry, and kitchen create different worlds in related works and make inferences in line with this.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Creative Arts and Writing |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 4, 2023 |
Submission Date | November 1, 2022 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 33 Issue: 1 |