Öz
1612’de bir İspanyol donanması, Fas Sultanı Muley Zidan’ın bütün yazma eser koleksiyonunu ihtiva eden çalıntı eşya yüklü bir Fransız gemisini ele geçirdi. Kısa bir süre sonra koleksiyonun yolu, önemli bir Arapça kitap hazinesine dönüştürülen ve o andan itibaren Avrupa’nın her yerinden Arabistlerin bunları ziyaret etmek için sıraya girdiği El Escorial kraliyet kütüphanesiyle kesişti. Bu makale, bahsi geçen koleksiyonun ele geçirildiği andan itibaren Escorial’e dâhil edilme süreci boyunca sosyal hayattaki rolüne odaklanarak birbiriyle ilintili üç meseleyi ele almaktadır: İlki, kitapların izlediği sosyal yörüngeler ile onların anlam ve tabiatı gereği kökten değişen işlevinin esnekliğine ilişkindir. Makalenin ikinci bölümü, erken modern dönem İspanya’sında Arapça yazma eserlerin okunması ve temellük edilmesi üzerindeki kısıtlamaların karmaşık ekonomisine ilişkin olarak Fas yazma eserlerinin dolaşım ve sirkülasyonunu incelemektedir. Son olarak üçüncü bölüm; koleksiyon İspanya, Fas, Fransa ve Birleşik Hollanda Cumhuriyeti arasında denizcilik hukuku, esirler ve yasaklı bilgi üzerine uluslararası müzakerelerin odak noktası haline geldiği dönemde kütüphanenin ele geçirilmesini takip eden politik ve hukuki tartışmalara odaklanmaktadır. Bu inceleme, Zidan’ın yazma eserlerinin yolculuğunu Akdeniz tarihi bağlamına yerleştirip analiz ederek (1) İspanya’nın, toprakları üzerinde Morisko (zorla dinden döndürülmüş Müslüman İspanyol) temizliği yaparken niçin en geniş Arapça yazma eser koleksiyonlarından birini kurduğunu ve (2) Fas koleksiyonunun Escorial’de neden kapalı kapılar ardına hapsedildiğini izah ediyor.