Dinî nasların delâlet ettiği manaları gösteren yegâne araç olması, lafzın muhtelif ilim dalları tarafından farklı tasniflere tabi tutulmak suretiyle titizlikle inceleme konusu yapılması sonucunu doğurmuştur. Bu sebeple lafızlar, farklı disiplinlerde çeşitli açılardan ele alınmıştır. Örnek olarak lafızları lügat ilmi, ifade ettiği lugavî anlamların tespiti bakımından; sarf ilmi muhtelif morfolojik hususiyetleri ve bunun manalarda vücuda getirdiği zenginlikler açısından; nahiv ilmi, anlamlı bir cümle içerisindeki konumları açısından; meânî, beyân ve bedî olarak tasnif edilen belagat ilmi ifade ettiği edebî değer ve sanatlar bakımından; ve son olarak vaz' ilmi lafızların manaya delâlet edecek surette tayin edilmesi ve lafız-anlam ilişkisi bakımından incelemiştir. Fıkıh usûlü ise lafızları dinî nasların manaya delâletlerini tespit bağlamında özel olarak inceleme konusu yapmıştır. Dînî nasslardan hüküm ve bilgileri elde edip hayata tatbik etmek dilsel konulara dayandığı için usul âlimleri dil meselelerine çok fazla zihin yormuşlardır. Zira İslam düşünce geleneği bünyesinde dilbilime dair incelemelerin en bereketli olduğu alanların belâgat, mantık, vaz‘ ve fıkıh usûlu ilmi olduğu görülür. Harf-i ta’rîf, zikredilen alanlarda ve özellikle bu alanların umûm-husûs’a ilişkin konularında etkin bir rol oynamıştır. Bu çalışmamız, dinî nassların anlaşılması ve yorumlanması noktasında oldukça önemli bir yere sahip olan harf-i ta’rîfin ifade ettiği anlam zenginliklerini, söz konusu ilimlerin verilerini dikkate alarak inceleme amacına matuftur.
Sayın editöre ve isimlerini bilmediğimiz kıymetli hakemlere değerli katkılarından dolayı teşekkür ederiz.
The fact that it is the only tool that shows the meanings implied by the religious doctrines has resulted in the word being subjected to different classifications by various branches of science and being subject to careful examination. Linguistics has examined words in order to determine the literal meanings they refer to. The discipline of morphology examines different morphological features and the variety brought by these features to meanings in the body; the grammar examining the positioning of wordings in meaningful sentences; eloquence which examines within the meaning, declaration and body of the literary arts; the science of ‘wad’, examines the appointing of the indication of the meaning and the relationship between wording-meaning. The science of legal theory (usûl-i fiqh) on the other hand specifically analyzes wordings in the context of the denonation of meaning of religious text. As deriving judicial verdict and knowledge from religious texts are dependent on lingual matters, the legal theorists have shown diligent care in matters of language, just as much as linguists. Thus it can be deducted that within the tradition of Islamic thought, linguists have been the most fertile within the fields of logic, rhetoric and legal theory. In this context, the aforementioned fields of study have played an active part in utilizing the definite article as part of oumoum-khousous. Therefore, this study aims to examine the substantiality of meaning which emits from the definite article as it is essential in intepreting and understanding religious texts by taking into account the outputs of the mentioned fields of study.
Arabic language oumoum-khousoûs definite article genus istiğrâk
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 37 |