Cultural globalization raises the question regarding the convergence of the norms governing face-to-face interaction in different cultures. As increased cross-cultural communication and mobility lowers the barriers of interaction, many argue that local cultural norms will inevitably give way to global standards, as defined by globally leading cultures such as the Americans. In this paper I take a critical look at the idea of converging cultural norms between two countries, Germany and the United States. Drawing on Simmel’s theory of face-to-face interaction and Kurt Lewin’s analysis of German-American differences, I find that for three key levels of interaction —self-disclosure in the stranger-to-member passage, conversation style, and the construction of friendship— characteristic German versus American norms of interaction persist with little evidence of convergence
Kültürel küreselleşme, farklı kültürlerde yüz yüze etkileşimleri sevk ve idare eden değer yargılarının yakınsaması sorununu gündeme getirmektedir. Artan kültürlerarası iletişim ve hareketlilik, etkileşim sınırlarını aşağı çektiğinden, pek çok araştırmacı yerel kültürel normların, yerini, Amerikalılarınki gibi küresel çapta lider kültürlerce tanımlanmış küresel standartlara bırakacağını iddia etmektedir. Bu makalede iki ülke, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki kültürel normların yakınsadığı şeklindeki düşünceyi eleştirel bir bakışla ele alıyorum. Simmel’in yüz yüze etkileşim kuramı ve Kurt Lewin’in Alman-Amerikan farklılıkları çözümlemesine yaslanarak, etkileşimin üç temel seviyesinde –yabancıdan müntesibe geçiş esnasındaki kendini ifşada, sohbette ve dostluk inşasında– yakınsamaya işaret eden çok az veri olduğu ve etkileşim normlarındaki karakteristik Alman-Amerikan farklarının varlığını sürdürdüğü sonucuna ulaşıyorum.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Haziran 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 3 Sayı: 28 |