Emek piyasasının düzgün, etkin ve çatışmadan arınmış biçimde işleyebilmesi için taraflar arasında sürdürülebilir bir sosyal dialoga ihtiyaç vardır. Sosyal dialog, neo-korporatizm, ulusal düzeyde işbirliği, ücret ve gelirler politikaları gibi kavramlardan daha geniş, belki bunların hepsini kapsayan bir kavramdır. Sosyal dialog sorumluluk bilinci, dayanışma ve katılım için gereklidir. Özellikle toplu pazarlığın etkin işleyebilmesi, güvenceli esneklik hükümlerinin uygulanabilmesi ve endüstri ilişkileri sistemi içinde makul bir uyumun (consensus’un) sağlanabilmesi bakımından sosyal dialog hayati bir önem taşır.Öte yandan ‘toplu pazarlık’ kavramı popüler anlamda kullanıldığı gibi, sadece toplu görüşme aşamasındaki müzakere taktik ve becerilerini değil toplu iş ilişkilerinin hazırlık, talep ve tekliflerin saptanması, görüşme ve uyuşmazlık aşamaları, arabuluculuk faaliyetleri, hatta grev ve lokavt aşamalarını ve toplu iş sözleşmesinin uygulama kademelerini de (hak uyuşmazlıklarını) kapsayan geniş bir kavramdır, çünkü taraflar arasında dar anlamda pazarlık bu aşamaların her birinde cereyan etmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Diğer Yayınlar |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Nisan 2018 |
Gönderilme Tarihi | 10 Ocak 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 72 |