Neo–liberalizm ve küresellesmenin yarattığı yeni bir kavram olan Kurumsal Sosyal Sorumluluğa (KSS) biçilen rol, Dünya'da giderek önem kazanmaktadır. KSS sosyal, çevresel ve ahlaki konularda sirketlerin, gönüllülük ilkesiyle sorumluluk almasını öngörmektedir. Öte yandan, devletin küçülmesiyle vatandasların sosyal hizmetleri yeterince alamadığı, sirket ve STK'ların bu bosluğu doldurabilecek yeterliliğe sahip olmadığı, KSS'nin basarılı bir model olamayacağı da ileri sürülmektedir.
KSS'nin önemli unsurlarından biri de, isletmenin çalısanlarına
karsı olan sorumluluğudur. İs sağlığı ve güvenliği (İSG) isletmelerin sosyal sorumlulukları kapsamında değerlendirilmekte; bu husus BM Küresel Älkeler Sözlesmesi prensipleriyle de ortaya konmaktadır. Fakat ülkemizdeki sirketlerin KSS anlayısında dıssal paydaslara, içsel paydaslara nazaran daha fazla önem verildiği; yürütülen KSS projeleri
içinde, çalısma kosulları ve İSG'yi iyilestirmeyi amaçlayan projelere yeterince yer verilmediği görülmektedir. Günümüzün küresel Dünyasında sirketlerimizin, keskin rekabet kosullarında ayakta kalabilmesi için; İSG konusunda daha fazla sorumluluk tasımaları ve bunu kamuoyuna duyurmaları gerekmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 8 Ekim 2010 |
Gönderilme Tarihi | 8 Ekim 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Sayı: 56 |