Rejim değişikliği gerçekleştiren ve Anayasa’nın yeniden ilan edilmesini sağlayan
İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin (İTC) ilk icraatlarından biri II. Abdülhamid dönemi
kadrolarını temizleme çabasıdır. Devletin siyasi ve bürokratik üst düzey kadrolarında
rüşvet ve yolsuzluğa bulaşmış, hafiyelik yapan isimlerin değiştirilmesiyle
başlayan ve ardından daha alt seviyedeki memur ve askerleri hedef alan tasfiye
süreci, eski rejiminin kalıntılarını ortadan kaldırmayı amaçlamaktaydı. 1908 ve
1909 tensikatları tüm nezaret ve dairelerde, başkentte ve taşrada yapılmış; hatta
dış temsilcilikler olan sefaretlere kadar uzanmıştır. Bürokratik yapıya yeni bir
düzen getirmeden yetişmiş kadroların tensikatla nezaretlerden uzaklaştırılmaları,
kısa süre içinde karmaşa ve kaosa yol açmıştı. Diğer nezaretler gibi, Hariciye
Nezareti de tensikattan nasibini almış ve gerek merkezde gerek sefaret ve şehbenderliklerde
önemli değişiklikler gerçekleştirilmişti. Yurtdışında bulundukları sırada
II. Abdülhamid’in hafiyelerince izlenen İTC kadroları, Hariciye Nezaretindeki
tensikata da buradan başlamış ve ilk olarak hafiye teşkilatını sefaretlerden ihraç
etmişlerdi. Sadece hafiyeleri tasfiye ile kalmayan tensikatla nezaretin dış ülkelerdeki
yapılanması önemli bir reform sürecine uğratılmış; tasarruf adı altında çok
sayıda sefaret kadrosu tasfiye edilmiştir. Bunun dışında Hariciye Nezaretinde de
öncelikle Abdülhamid’e yakın isimler hedef alınmış ve bazı önemli merkezlerdeki
sefaretlerin kadroları azaltılmış, sefirler görevden azledilmiştir. İTC’nin isteği
doğrultusunda sefaretlerde gerçekleştirilen yeni yapılanmanın uluslararası güç
dengelerini gözettiği açıktır. Buna rağmen, daha sonraki yıllarda meydana gelen
dış politik gelişmelerde tensikatın etkilerinin aranması gerekmektedir.
Hariciye Nezareti İttihat ve Terakki tensikat bürokrasi sefir sefaret
Having achieved regime shift and enabled the Constitution to be declared
again, one of the first actions of Committee of Union and Progress (İTC) was
to strive for cleaning up the staff of Abdul Hamid IInd period. Senior political
and bureaucratic staff of the state had been involved in bribery and corruption,
so the cleanup process starting from replacing those who had spied and
proceeding to civil servants and soldiers of lower ranks aimed to do away with
the remnants of the old regime. Severances of 1908 and 1909 were carried out
in all offices and departments both in the capital and in the provinces; they were
even extended to embassies, namely, foreign representatives. Severances of
the trained and experienced staff without a new order had been brought to the
bureaucratic structure would cause confusion and chaos before long. Like other offices, Foreign Office was also affected by the severances with major changes occurring both in the centre and in embassies and consulates. Having been
stalked abroad by the spies of Abdul Hamid IInd, İTC staff started severances in
Foreign Office from these spies and did away with the spying community in the
embassies. Not stopping with the cleaning up of the spies, İTC proceeded with
a significant reform in the structure of the foreign office abroad; many embassy
positions were liquidated in the name of austerity. Besides, those in Foreign
Office close to Abdul Hamid were primarily targeted and embassy positions in
certain significant centres were decreased and envoys in charge were dismissed.
These reforms in embassies upon the request of the İTC apparently observed the
international power balances. However, the effects of the severances should also
be searched in the foreign political developments in the later years.
Foreign Office Committee of Union and Progress Severance Bureaucracy Envoy Embassy Austerity
Bölüm | MAKALELER |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Haziran 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 27 Sayı: 1 |