Religion, one of the basic institutions of sociology, is a phenomenon that has existed with the existence of humanity. Although enlightenment and positivist thinkers claim that religion will disappear from time to time, it continues to exist with its believers and diversity increasing.
It is difficult to make a definition of what religion is that all disciplines can agree on. This difficulty stems from the diversity of the religious phenomenon and leads to many definitions of religion. The diversity of the definition of religion also makes the definition of religiosity difficult. The answer to the question of who is religious may vary according to the religion to which the believer belongs. But in general, religiosity requires believing in the principles of the religion to which one belongs, performing the worship required by that religion and showing the influence of that religion in one's daily life. As religions are diverse, it is possible for believers of the same religion to diversify within themselves. In fact, the same religion may even partially differ according to the different societies in which it is practiced. Islam continues to exist in many societies with different cultures outside the lands where it was born. Turkish society is one of them. In this study, the perception of religiosity in Turkish society in the context of Islam is discussed without including other societies in the subject. Religiosity consists of different dimensions that are difficult to measure and include many components. Studies have been conducted to measure these different dimensions of religiosity. The aim of this study is not to measure religiosity, but to identify the prominent aspects of religiosity in our country and the profile of religiosity that should emerge when a Muslim is called a religious person. In order to do this, the qualitative research method of interview technique with semi-structured questions was used. In the interview, Glock's 5-dimensional typology of religiosity, which includes belief, worship, emotion, knowledge and influence, was turned into questions based on Islam. The interview was conducted in Ankara with a total of 28 people, 14 women and 14 men. In the dimension of belief, all of the participants consider belief in the principles of faith in Islam as necessary for religiosity. Again, all of the participants stated that worship is a prerequisite for religiosity, emphasizing prayer and fasting as the most common forms of worship, but most of them said that although worship is a prerequisite, it is not sufficient. It was emphasized that worship and belief should be supported by the impact dimension in daily life. The effect of religiosity in daily life is especially desired to be seen by not lying and not eating righteousness. In the emotion dimension, the peace felt while worshipping is generally noteworthy. In addition, there are quite different emotions such as regret when doing wrong, helplessness when praying, and gratitude when being happy. According to the participants' opinions on the knowledge dimension of religiosity, there is no linear relationship between knowing a lot and being very religious. However, a religious person should at least have enough religious knowledge to know how to perform worship and what is halal and haram.
Sociology of Religion Islam Religion Religiosity Perception of Religiosity Effect of Religion.
Sosyolojinin temel kurumlarından olan din, insanlığın varlığı ile birlikte var olan bir olgudur. Her ne kadar aydınlanmacı ve pozitivist düşünürlerce zaman zaman dinin ortadan kalkacağı iddia edilse de inananları ve çeşitliliği artarak varlığını sürdürmektedir. Dinin ne olduğu ile ilgili tüm disiplinlerin uzlaşacağı bir tanım yapmak güçtür. Bu güçlük din olgusunun çeşitliliğinden kaynaklanmakta ve birçok din tanımını ortaya çıkarmaktadır. Din tanımının çeşitliliği dindarlığın da tanımını güçleştirmektedir. Kim dindar sorusunun cevabı, inananın ait olduğu dine göre değişebilir. Ama genel olarak dindarlık, ait olunan dinin esaslarına inanmayı, o dinin istediği ibadetleri yerine getirmeyi ve o dinin etkisini günlük hayatında göstermeyi gerektirir. Dinler çeşitli olduğu gibi aynı dine inananların kendi içinde çeşitlenmesi mümkün olabilmektedir. Hatta aynı din, içinde bulunduğu farklı toplumlara göre kısmen farklılık gösterebilir. İslam doğduğu toprakların dışında farklı kültürlere sahip birçok toplumda varlığını sürdürmektedir. Türk toplumu da bunlardan birisidir. Bu çalışmada diğer toplumlar konuya dâhil edilmeksizin Müslümanlık özelinde Türk toplumunda dindarlık algısının ne olduğu konu edilmiştir. Dindarlık ölçülmesi güç ve birçok bileşeni içeren farklı boyutlardan oluşur. Dindarlığın bu farklı boyutlarını ölçmek için çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmanın amacı dindarlığı ölçmek değil, ülkemizde dindarlıkta öne çıkan hususları ve Müslüman dindar birisi deyince ortaya çıkması gereken dindarlık profilini tespit etmektir. Bunu yapmak için nitel araştırma yöntemi yarı yapılandırılmış sorularla mülakat tekniği kullanılmıştır. Mülakatta Glock’un inanç, ibadet, duygu, bilgi ve etkiyi içeren 5 boyutlu dindarlık tipolojisi Müslümanlık temel alınarak soru haline getirilmiştir. Mülakat Ankara’da 14 kadın, 14 erkek olmak üzere toplam 28 kişi ile yapılmıştır. Katılımcıların hepsi inanç boyutunda İslam’ın iman esaslarına inanmayı dindarlık için gerekli görmektedir. Yine katılımcıların hepsi dindarlık için ibadet etmenin şart olduğunu söylemekte, en çok ibadet olarak namaza ve oruca vurgu yapmakta ve fakat birçoğunca ibadetin şart olmakla birlikte yeterli olmadığı söylenmektedir. İbadetin ve inancın günlük yaşamda etki boyutu ile desteklenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Günlük hayatta dindarlığın etkisi özellikle yalan söylemeyerek, kul hakkı yemeyerek görülmek istenmektedir. Duygu boyutunda genelde dikkati çeken ibadet ederken hissedilen huzurdur. Ayrıca yanlış yapıldığında pişmanlık, dua edilirken acizlik, mutlu olunduğunda şükür gibi oldukça farklı duygular yaşanmaktadır. Dindarlığın bilgi boyutu ile ilgili katılımcıların düşüncesine göre, çok bilmekle çok dindar olma arasında doğrusal bir ilişki yoktur. Ancak dindar birinin asgari olarak, ibadetlerin nasıl yapıldığını, helal ve haramın ne olduğunu bilecek kadar dini bilgiye sahibi olması gereklidir.
Din Sosyolojisi İslam Din Dindarlık Dindarlık Algısı Dinin Etkisi.
AYBÜ Etik kurul onaylıdır.
Yoktur.
Yayın hayatınıza katkılarınızdan dolayı teşekkür ederim.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Din Sosyolojisi |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 8 Ocak 2025 |
| Kabul Tarihi | 25 Kasım 2025 |
| Erken Görünüm Tarihi | 12 Aralık 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 9 Sayı: 2 |
· JAD, bilgiyi genişletmek ve geliştirmek için tamamen Açık Erişim Dergi Politikasını kabul eder.
· Adres: Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Esenboğa Yerleşkesi Çubuk/Ankara